ABD Filipinler'deki Askeri Varlığını Arttırıyor: Amaç Çin’e Karşı Caydırıcılık Gücünü Pekiştirmek

VOA Türkçe'nin haberine göre bu adımla Amerika'nın Çin'e karşı caydırıcılık gücünü pekiştirmesi amaçlanıyor.

Amerika ve Filipinler arasında varılan anlaşma, ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin'in Filipinler'e düzenlediği ziyaret sırasında kamuoyuna açıklandı. Bakan Austin, Güney Çin Denizi'ndeki anlaşmazlıklar ve Çin'in Tayvan'a karşı giderek sertleştirdiği tavrı karşısında Amerika'nın Asya'ya ilişkin güvenlik taahhütlerini güçlendirme çabalarına öncülük ediyor.

İki ülke ayrıca Filipinler'deki beş askeri üste yürütülen projelerde "önemli" ilerleme sağlandığını bildirdi. Filipinli yetkililer daha önce Amerikalı askeri personele bu üslere erişim hakkı tanımıştı. Bu üslerde Amerika'ya ait tesislerin inşaatı uzun yıllardır sürüyor, ancak açıklanmayan bazı yerel meseleler nedeniyle aksıyordu.

ABD Savunma Bakanı Austin, Manila'da görüştüğü Filipinler Cumhurbaşkanı Ferdinand Marcos Jr.'a, Amerikan ordusunun Filipinler'deki varlığını genişletmesine izin verdiği için teşekkür etti. Filipinler, Amerika'nın Asya'daki en eski müttefiki.

Filipinler Cumhurbaşkanı Marcos, Austin'e, "Filipinler'in ve Asya-Pasifik bölgesinin geleceğinin her zaman Amerika'yı da içereceğini düşündüğümü hep dile getirdim çünkü bu ortaklıklar çok sağlam" dedi.

Amerikalı liderler, Çin'in ciddi bir askeri ve ekonomik rakip olarak yükselmesi karşısında Amerikan dış siyasetini yeniden yönlendirmenin yollarını uzun zamandır arıyor.

Bugün Amerika ve Filipinler tarafından yapılan açıklama, Çin ve Tayvan arasındaki gerginliklerin tırmandığı dönemde geldi. Tayvan'ı kendi toprağı olarak gören ve gerektiği takdirde Tayvan'ın zor kullanılarak ele geçirileceğini kaydeden Çin, hemen hemen her gün Tayvan yakınlarına savaş gemileri, bombardıman uçaklar ve savaş uçakları gönderiyor. Bu adımlar, olası bir askeri eylem kaygılarını körüklüyor.

Çin ve Filipinler; Vietnam, Malezya, Brunei ve Tayvan'la birlikte, deniz trafiğinin yoğun olduğu ve zengin kaynaklara sahip Güney Çin Denizi'nde giderek tırmanan bölgesel toprak anlaşmazlıkları yaşıyor. Washington, stratejik öneme sahip Güney Çin Denizi'nde herhangi bir hak iddiasında bulunmuyor, ancak hukukun üstünlüğü ve sularda seyir özgürlüğünü teşvik etmek için bölgeye savaş gemileriyle gözetim ve savaş uçakları gönderiyor. Bu adımlar, Pekin'i öfkelendiriyor.

ABD Savunma Bakanı Austin, Filipinler Savunma Bakanı Carlito Galvez'le düzenlediği basın toplantısında, Amerika'nın askeri destek vereceğini söyledi ve büyük çatışmalarda Amerika ve Filipinler'in birbirinin savunmasına destek olma zorunluluğu getiren 1951 tarihli Karşılıklı Savunma Anlaşması'nın "Güney Çin Denizi'nde iki ülkenin de silahlı kuvvetleri, gemileri uçaklarına yönelik silahlı saldırıları içerdiğini" kaydetti.

Austin, "Denizde istikrarı bozucu faaliyetlere yanıt vermek için somut eylemleri ele aldık. Bu, ittifakımızı modernleştirme çabalarımızın bir parçası. Bu çabalar, Çin Halk Cumhuriyeti'nin Batı Filipinler Denizi'ndeki hukuksuz iddialarını sürdürdüğü dönemde önemli" dedi.


Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning(Reuters)

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning ise Amerika'yı, Filipinler'le yaptığı bu yeni anlaşmayla "kendi bencil önceliklerinin peşinden koşmakla" suçladı. Pekin, uzun zamandır Amerika-Filipinler arasındaki askeri işbirliğini, Çin'in giderek artan nüfuzunu kontrol altına alma çabaları olarak niteliyor ve eleştiriyor.

Mao, "Amerika, Soğuk Savaş mantalitesi güttü ve bölgedeki askeri varlığını güçlendirdi. Bu eylemler bölgedeki gerginlikleri tırmandırıyor ve bölgesel barış ve istikrarı tehlikeye atıyor" şeklinde konuştu.

Austin ve Galvez, anlaşmaya ilişkin daha fazla ayrıntı vermedi. Ancak Austin, anlaşmanın Amerika'nın kalıcı askeri üs kurması anlamına gelmediğini, yine de bunun "önemli" olduğunu söyledi.

Galvez de Amerikan askerlerinin Filipinler'de kalmayı planladığı askeri kampların bulunduğu bölgelerin yerel yetkilileriyle daha fazla danışmalarda bulunmak gerektiğini belirtti.

Öte yandan birkaç solcu aktivist, Austin ve Galvez'in görüşme yaptığı ana askeri kampın önünde Amerikan bayrağı yakarak protesto eylemi düzenledi. İki ülke her ne kadar müttefik olsalar da Filipinler'deki solcu gruplar ve milliyetçiler, Amerika'nın eski kolonisi olan Filipinler'deki varlığından memnuniyetsizlik duyarak sık sık protesto gösterileri düzenliyor.

Filipinler, Amerikan anakarası dışındaki en büyük Amerikan Deniz ve Hava Kuvvetleri üslerine evsahipliği yapıyordu. Üsler, Filipinler Senatosu'nun sürelerinin uzatılmasını reddetmesi üzerine 1990'lı yılların başında kapanmıştı. Ancak Amerikan askerleri daha sonra Filipinli askerlerle geniş kapsamlı muharebe tatbikatları yapmak için ülkeye geri dönmüştü.

Filipinler Anayasası, yabancı ülke askerlerinin ülkede kalıcı olarak askeri üslerde konuşlandırılmasını ve yerel muharebelerde çatışmaya girmesini yasaklıyor. İki ülke arasındaki geliştirilmiş Savunma İşbirliği Anlaşması, misafir Amerikan askerlerinin rotasyonlar halinde, belirli Filipinler kampları içinde inşa edilen kışlalarda nükleer silahlar hariç kendi savunma ekipmanlarıyla süresiz olarak kalmasına izin veriyor.

Filipinli ordu ve savunma yetkilileri, Kasım ayında yaptıkları açıklamada, Amerika'nın, çoğu kuzeydeki Luzon bölgesinde bulunan beş yerel askeri kampa daha erişim izni istediğini kaydetmişti.

Amerika'nın erişim izni istediği iki ilave kamp, ülkenin kuzeyinde bulunan Luzon Adası'nın kuzey ucunda, Tayvan, Tayvan Boğazı ve Güney Çin'le olan deniz sınırının ötesinde yer alıyor. Amerikan askerlerine evsahipliği yapacak diğer kamplarsa ülkenin batı kıyısında, tartışmalı Güney Çin Denizi'ne bakan Palawan ve Zambales'te bulunuyor.