Yapı Kredi Bankası'nın iştiraki Yapı Kredi Teknoloji şirketinin Bireysel Krediler Tahsis Uygulama Geliştirme Müdürü Efe Demir, hayatına son vermiş; Efe Demir'in ölümü sosyal medyada büyük yankı uyandırmıştı. Genç yöneticiyi intihara sürükleyen süreçte mobbing iddiaları öne çıkmış, Demir'in yakını olan birkaç kişiye yolladığı e-posta'da "depremzedelerin kredilerinin ertelenmesine dönük talebinden dolayı işyerinde mobbinge maruz kaldığı"nı dile getirdiği aktarılmıştı.

Banka iddiaları yalanlarken; bugün Patronların Ensesindeyiz Banka Emekçileri Dayanışma Ağı'nın çağrısı ve TKP İstanbul 2. Bölge milletvekili adaylarının katılımıyla Yapı Kredi Bankası Genel Müdürlük binası önünde bir araya gelen emekçiler ölümünün ardından "Efe Demir'in Hesabını Soracağız" başlıklı bir eylem düzenlendi.
Eylemde "Maske düştü: Kral çıplak, Düzeniniz batacak, Efe'ler yaşayacak!" yazılı pankart açıldı.

Eylemde sözü öncelikle Banka Emekçileri Dayanışma Ağı adına Ezgi Çelebi aldı. Çelebi konuşmasında Efe Demir'in ölümünün tüm banka emekçilerini derinden yaraladığını ve aynı zamanda öfkelendirdiğini dile getirdi. Çelebi banka patronlarının emekçileri insanlık dışı koşullarda çalıştırmalarının önüne geçmek için tüm banka emekçilerine bir araya gelme çağrısı yaptı. 

Ardından sözü aynı zamanda eski Koç Holding grubu çalışanları olan TKP İstanbul 2. Bölge milletvekili adayları Ahmet Batur ve Ünsal Uslu aldı. Bu düzendeki çürümenin boyutlarından bahseden Batur ve Uslu, Efe Demir'in ölümüyle maskesi düşen ve gerçek yüzleri ortaya çıkan Yapı Kredi patronlarının masallarıyla artık kimseyi ikna edemeyeceğini, bunun teminatının ise emekçilerin bir araya gelmesinden geçtiğini vurguladı. Batur ve Uslu konuşmalarında emekçilerin mücadelesini yükseltmek ve emekçilerin yönetme iradelerini göstermek adına TKP milletvekili adayları olarak ellerinden geleni yapacaklarını söyledi.

Ahmet Batur konuşmasında Efe Demir'in yaşamına son vermeden önce yazdığı mektuptan "Toplumsal sorumluluğunu üst seviyede olarak lanse ettiğimiz bankamızın yukarıdaki aksiyonlarının hiçbirini depremde zarar görmüş tek bir yurttaş mutlu olsun diye almadı. Hepsi tamamen ticari ve stratejik hamlelerdir" sözlerini alıntıladı. Batur "Koç Holding devlet gibidir, çadır satan Kızılay'ın devleti gibidir" dedi.