BOŞ YAPMA SELO!

HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin DEMİRTAŞ’ın, geçtiğimiz günlerdeki bir paylaşımında yer alan, “Bu ülkede Milliyetçilik de Dindarlık da çakmadır” ifadesine sert tepki gösteren BOZKURT,  DEMİRTAŞ’ın hem geçmişteki hem de günümüzdeki iddialarına şiir tadında yanıtlar verdi.

Yener BOZKURT, yayınlanmasından kısa bir süre sonra geniş bir kesime ulaşarak büyük beğeni alan açıklamasında şu hususlara yer verdi.

Silahlı terör örgütüne üye olmaktan, Türk Milleti’ni ve Türkiye Cumhuriyeti’ni aşağılamaya, halkı kin ve düşmanlığa tahrikten, devletin birlik ve bütünlüğünü bozmaya teşebbüse kadar, onlarca ihanet suçu nedeniyle, 2016’dan beri tutuklu bulunan HDP eski Eş Genel Başkanı Selahattin DEMİRTAŞ’ın, hakkında verilecek karar öncesi delikanlı damarı tutmuş.

“Bu ülkenin pek çok şeyi gibi Milliyetçiliği ve Dindarlığı çakmadır” demiş mesela. “Mustafa Kemal Samsun’a çıktıktan sonra halife uğruna savaşıyoruz diyerek Şeyh Said’i kandırdı” demiş.

“İçinde domates, patlıcan olan yemeğe güveç denir güveç bir üst kimliktir. Bir Kürde Türk demek Kürt sorunudur.” demiş.

“Ferman yazılmış siz kararınızı çoktan vermişsiniz ancak kararınızın nazarımızda hükmü yoktur. Bize baş eğdiremediniz.” demiş.

Bunlar Aslan Yürekli Selahattin’in güncel sözleri.

Bunun bir de geçmişte söyledikleri var.

“Kürtler Apo’nun posterini Kürdistan'a asmayacak da nereye asacak? Buna alışsanız iyi olur. Çünkü biz Apo'nun heykelini dikeceğiz heykelini” diye koftiden kükremişti mesela.

“PKK’lı gençler onurumuzdur, sahip çıkacağız” demişti.

 “Kürt halkının da bir Kürdistan'ı olmalıdır. Ama özerk, ama federal, ama bağımsız. Devletimiz yok diye zulmedecekseniz, Kürt halkı bu eksikliği tamamlar” demişti.

Ağzı olduğu için konuşmuştu yani.

Selo’nun, tam da onlarca şehidimizin olduğu,  canımızın burnumuzda olduğu bir döneme denk gelen bu sözlerine yanıt illaki boynumuzun borcu. 

Bak şimdi Selocan!

Bu ülkenin dindarlığı çakmadır dersen haklı olabilirsin ama aynı şeyi Türk Milliyetçiliği için söylersen fena yanılır, boş yapar, Dk. 1 Gol 1 auta çıkarsın.

Bizim Türklüğümüz de Türkçülüğümüz de, öyle dandik milliyetçiliklere benzemez. 

O alev bir parlarsa var ya, sınır falan dinlemez, dünyayı fetheder de yine sönmez.

Bu senin bilmediğini tarih çok iyi bilir. İşte sırf bu yüzden, bin düşün bir konuş Selo.
Gelelim Şeyh Said’in kandırılmasına. 

Yahu bizde de var öyle biri. Habire “Kandırıldım Ey Halkım” deyip helallik istiyor. Hadi biz alıştık, sineye çekiyoruz.

Sizin elinizi tutan neydi Ataları Saf Selo? Duruma uyandığınızda, Mustafa Kemal’i de devirip halifenin ayağının altını yine öpseydiniz ya? Silahınız mı yoktu yüreğiniz mi?

Lider dediğin kanmayacak, kandırılamayacak. Kandırılmışsa da çıkıp ağlamayacak. 

Hain şeyhiniz gibi, idam hükmünü okuyan hâkime “Ne olurdu Edirne’de 101 yıl verseydin?” diye sızlanmayacak. İdam sehpasında bile davasının sloganını atacak, altındaki sandalyeye tekmeyi kendisi vuracak.

Gurme Selo.

İçinde domates, patlıcan olan her yemeğe güveç denmez. Güveç, patlıcan ve domatesin, etin lezzetine katkı sunduğu yemeğin adıdır. Adını da malzemenin içinde bütünleştiği kaptan alır.

Ama domates inadına pişmeyip diri kalırsa da sorun olmaz, hemen güveçten çıkarılır yerine salça konur.

“Ferman yazılmış siz kararınızı çoktan vermişsiniz” diyorsun. 

Eyy Hukukçu Selo! Sen de çok iyi bilirsin ki, ihanetin bedeli dünyanın her yerinde olduğu gibi bu ülkede de aynıdır ve bu bedel onu hak edene itinayla ödetilir.

Apo’nun heykeli meselesine gelirsek. 

Bulvara bir hainin ismi vermeye benzemez bu iş Selo. İki kilo şart değil iki yüz gram da olur. “o lazım olandan bizde de var” derseniz hodri meydan. Tek bir Apo heykeli dikin de görelim mangalınızı, ateşinizi ve tabi külünüzü.

“PKK’lı gençler onurumuzdur” diyorsun.

Hayırdır Onur Düşkünü Selo? “Ey Kürt Gençliği” diye başlayan hitabeniz var da bizim mi haberimiz yok?

Bak Selo!

Bir bebek katilini, bir tecavüzcüyü, bir bölücübaşını lider seçen gençliğin kendine bile hayrı olmaz. Tavsiyemizdir, sizin PKK’lı gençler biraz Nutuk okusunlar. Onurlu bir mücadele nasıl yapılırmış öğrensinler.

Son söze gelmeden bir iki hatırlatmamız daha olsun.

Dinle Selo!
Bu vatan lisan ve ırk esasları üzerine değil, devlet ve tarih esasları üzerine kurulmuş bir vatandır.

Bu vatan falanca lisanların konuşulduğu bir yer değil, tarihten gelen töresi, kültürü ve milli motifi olan, uğruna kan dökülmüş bir yurttur.

Bu yurdun insanları da falanca lisanı konuşan azınlıklar değil, devleti, milleti ve bayrağıyla gurur duyan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarıdır.

“Kürt halkının da bir Kürdistan'ı olmalıdır.” diyorsun ya. İşine yarayacak bir kaç tüyo verelim sana.

Her şeyden önce Mustafa Kemal gibi tüm dünyanın önünde eğildiği bir liderle çıkacaksın yola. Öyle Takoz Apo’yla falan olmaz bu iş.

İşe başlarken de kimseden medet ummayacak, ne yapacaksan kendin yapacaksın.

Kandırılmayacak, kimsenin kulu, köpeği olmayacaksın.

Kadını erkeği, yaşlısı genci hep birlikte savaşacak, kanını dökecek, bedel ödeyeceksin.

Kundaktaki bebeği ağaç kovuğuna bırakacak, cepheye mermi taşıyacaksın.

Elde olanı da olmayanı da feda edeceksin. Bak bu kısma dikkat et. Lüks yaşam ve para tatlıdır öyle kolay bırakılmaz. Sonra güvendiğin dağlara kar yağar, şeftali gibi ortada kalırsın Selo!

Daha bitmedi.

Aç kalıp açıkta kalacaksın. Üç bardak çayı bir kuru üzüm tanesiyle içeceksin.

Zafere yaklaşırken, tarihin yazmaktan utandığı vahşetin, mezalimin, zulmün alasını yaşayacaksın.

Yine de pes etmeyeceksin, ölecek ama vaz geçmeyeceksin. “İlle de vatanım ille de bayrağım” diyecek, sonunda zafere ulaşacaksın Selo.

Yaa Çakma Kahraman Selo!

Bak misal şimdi tam zamanı. Hava gayet puslu tam çakal havası. İçeriden dışarıdan tüm şartlar da müsait.

Denemeye değer gibi. Ne dersin var mısınız?

YAŞASIN TÜRKİYE CUMHURİYETİ, 
VAR OLSUN TÜRK MİLLETİ…

İzlemek için