DEVA Partili Karal: Tarımsal girdi maliyetleri tam 56 aydır artıyor, hükümet çiftçiye ölü taklidi yapıyor
DEVA Partili Hasan Karal, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı Mayıs 2024 Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi verilerini değerlendirdi. TÜİK verilerine göre tarımsal girdi fiyat endeksinin (Tarım-GFE) 2024 yılı Mayıs ayında bir önceki aya göre yüzde 0,85, bir önceki yılın aynı ayına göre ise yüzde 53,08 arttığına dikkat çeken Karal, 12 aylık ortalamanın ise yüzde 41,12 olarak gerçekleştiğini anımsattı. Karal, bu oranların, tarımsal girdi maliyetlerinde 4,5 yıldan fazla bir süredir artış yaşandığını gösterdiğini ifade etti.
“Çiftçinin, üreticinin üretim yapacak gücü kalmadı”
Maliyetlerdeki artışa dikkat çeken Karal, mazot fiyatlarının bir yılda 19 liradan 45 liraya yükseldiğini belirterek, “Çiftçinin en büyük maliyeti mazot, elektrik, gübre, işçilik. Mazot fiyatları 1 yılda yüzde 100’den fazla arttı. Tarımsal üretimde kullanılan elektriğe daha bu ay başında yüzde 30 zam yapıldı. Gübre fiyatları aldı başını gitti. İşçilik zaten pahalı. Çiftçiler maliyetler altında eziliyor ama buna rağmen bir umut üretimi devam ettirmek istiyor. Ancak çiftçinin, üreticinin üretim yapacak gücü kalmadı.” diye konuştu.
“Hükümet çiftçi için, tarımsal üretimin devamlılığı için elini taşın altına koymuyor”
Milletvekili Karal, tarımsal üretim maliyetlerindeki artışların gıda fiyatlarına da yansıdığına dikkat çekti. Tarımsal üretime bağlı olarak Türkiye’deki gıda enflasyonun da OECD ülkeleri arasında en yüksek olduğunu vurgulayan Karal, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Girdi fiyatları o kadar yüksek ki çiftçi üretimle baş edemez hale geldi. Bu yüzden yüzlerce çiftçi üretimi bırakmak zorunda kaldı. TÜİK verilerine göre 2019 Eylül ayından bu yana, tam 56 aydır tarımsal girdi maliyetleri aralıksız yükseliyor. Çiftçiler maliyetlerle başa çıkamıyor, tarlada ürünü kalıyor, üretimi bırakmak zorunda kalıyor ama hükümetin hiç umurunda değil. Buğdayda, çayda, enflasyonun çok çok altında açıkladıkları alım fiyatıyla üreticilere ne kadar değer verdiklerini gördük. Hükümet ne çiftçi için ne üretici için ne tarımsal üretimin devamlılığı için ne de insanların gıdaya daha rahat erişebilmesi için elini taşın altına koyuyor. Hükümet söz konusu çiftçi olunca ölü taklidi yapıp üreticilerin yaşadığı sıkıntıları görmezden gelerek sıyrılmaya çalışıyor. Ama bu böyle gitmez. Bir an önce tedbir alınmalı, üreticiler desteklenmeli.”