Hüseyin Ünal Kavacık Atar Pastanesinde düzenlediği kahvaltı da yerel basın aracılığıyla Belediye Başkanı Aday Adayı olduğunu kamuoyuyla da paylaştı.

SHP Beykoz İlçe Başkanlığı döneminde yaptığı başarılı ve sıra dışı çalışmaları nedeniyle ‘’Efsane Başkan’’ olarak anılan Hüseyin Ünal Beykoz’un sorunlarını ve bu sorunların çözümleriyle ilgili projelerini anlattı. Toplantıda eşi Aişe Demirkıran Ünal ve yeğeni Tutku Demirkıran Karık’da Hüseyin Ünal’ın yanında yer aldı.

Bir sohbet havasında geçen toplantıda Hüseyin Ünal basın mensuplarıyla gerçekleştirdiği sohbet sonrası sorulara yanıt verdi. 

Ben 1955 Paşabahçe doğumluyum. Aslımız 100 yıl öncesi İstanbul’a gelmiş olan Ordu-Mesudiye. Annem babam Tekel İspirto fabrikasından işçi emeklisi. İlk ve Ortaokulu Beykoz’da okudum, liseyi Kadıköy Ticaret Lisesinde okudum. Daha sonra 70’li yılların en zor koşullarında Atatürk Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümünden mezun oldum. Daha sonra İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi öğrencisi oldum. Ve halen büromda serbest olarak muhasebecilik yapmaktayım.

Uzmanlık alanım İşletme Yönetim Danışmanlığı. Sosyal Sigortalar kurumunda 5 yıl memurluğum var. Sosyal Güvenlik alanında da birikimlerimi insanların ihtiyaçlarının giderilmesi için kullanıyorum. Evliyim, bir çocuğum var, bir de torunum var. İki ayrı yerde oturuyoruz. Kızımız ve torunumuz için Çekmeköy ve ikametgahımız Paşabahçe Karagöz Sırtı.

1988-1991yılları arasında Sosyal Demokrat Halkçı Parti Beykoz İlçe Başkanlığı görevinde bulundum.
O yıllardaki güç koşullarda neredeyse adayın dahi çıkarılamadığı bir dönemde SHP olarak Anavatan Partisinden Beykoz’da yerel yönetim iktidarını almıştık. Bu gün de benzer koşullar yaşıyoruz ve kendim için mütevazı olamayacağım bağışlayın lütfen; birikimlerimiz itibarıyla daha önce gerçekleştirdiğimiz çalışma modeline yakın ve bu günkü çalışma koşullarına uygun çalışarak Beykoz’da yerel seçimleri alacağımıza inanıyorum. Özellikle benim aday olmam halinde daha önce içe başkanı olarak gösterdiğim gibi tekrar göstereceğim ve Beykoz uzun yıllar gerçekten insanın mutluluğunu, refahını, yaşam düzeyinin yükseltilmesinin nasıl olacağını bizim yönetimimizde görmüş olacak.

Bu aşamada Beykoz mutsuz, karamsar ve yerel yönetim denen kavramınne olduğunu dahi bilmiyor. Sadece belli imkanlar ölçüsünde kendilerine sunulan hizmetleri kabul ederek ehvenişer yani kötü olan şeyden daha az kötü, zararı daha hafif olan anlamında kaderimizmiş ne yapalım buna da şükür diyerek yaşamını sürdürüyor. Oysa bence özerk bir yönetim uzantısı anlayışında yerel yönetimlerde beşikten mezara kadar insanların çok yönlü talep ve isteklerinin karşılanmasında görevlendirilmiş olan yerel yönetimlerin ve başkanlarının çok kuvvetli empati kurarak insanların mutluluklarını, mutsuzluklarını, ihtiyaçlarını tespit ederek mutlu bir kentin yaratılmasında kendilerini görevli sayıyor olmaları lazım.

Beykoz İçin Birçok Projeyle Geleceğiz

Beykoz Halkının hizmet almakta çok sıkıntı yaşadığını vurgulayan Ünal, önümüzdeki dönemde vatandaşların ellerinde olan deden babadan kalan yerleri ellerinde tutmakta zorlanacağını söyleyerek bu anlamda yerel yönetimde başa getirilecek yönetimin çok büyük önem arz ettiğine dikkat çekti.

Planladıkları hizmetleri ve hazırladıkları projelerin insana dokunan,  görüş veya siyasi parti ayırımı yapmaksızın sadece çözüm ve hizmet odaklı olduğunu söyleyen Ünal halkın içinde halkla bütünleşen bir yönetim planlıyoruz. Halka yol, asfalt, park bahçe… yapmayı hizmet olarak sunmayıp, görevimizin halkın sorunlarına uygun çözümler üretmek olduğunu anlatacağız. Beykoz halkı Sahada ve halkın içinde bir belediye başkanıyla tanışacak.

Temiz bir siyasi sicilinin olduğunu belirten Hüseyin Ünal bu zamana kadar istesem rahatlıkla milletvekili olabilirdim. Çıkar amaçlı hiçbir teklifi kabul etmedim. Siyasi kariyerimi asla bir kartvizit merakıyla planlamadım dedi.

Yerel basının önemine de dikkat çeken Hüseyin Ünal katıldıkları için gazetecilere teşekkür ederek sözlerine şöyle devam etti:

‘’Esasen sizler benim için Beykoz’un hocaları, danışmanları, Beykoz’un sorunlarını en iyi bilen veimkanlarınız ölçüsünde kamuoyu ile paylaşan, istek ve talepleri derleyip ilgili makamlara ileten, demokrasinin vazgeçilmez unsurlarından biri olan basın emekçilerisiniz. Bu tanımlamayı lütfen yapılan genel tanımlamalar gibi düşünmeyin. Basınla tanışmış ve fonksiyonlarının ne denli önemli olduğunu çok uzun yıllar öncesinde izlemiş birisi olarak söylüyorum. Bu nedenle de benim demokrasinin beşiği olarak nitelendirdiğim yerel yönetimlerde basının çok farklı bir yerinin olacağını; sizlerin görevlerinizi eksiksiz olarak yerine getirebilmeniz için nelerin yapılması gerektiğini düşünen ve üreten ve yaşama geçiren birisi olacağımı bilmenizi istiyorum.
Günümüzde iktidarı elinde bulunduranlar bana göre bilinçli olarak iletişim kanallarını açık tutmuyorlar. Çünkü ortaya konulan icraatların çeşitli sosyal katmanlar tarafından objektif olarak değerlendirilerek haklarında olumsuz bir kanaatin oluşmasının önüne geçmek istiyorlar. Böyle olunca da halkımıza olup bitenleri, arkasında yatan gerçekleri ne yazık ki yeterince anlatamıyoruz.

İlçemizde İstanbul’a hatta Türkiyeye örnek olacak bir çalışmanın gerçekleşmesinin nasıl olacağı konusunda çok yakın zamanda bir araya geldiğimizde projeler bazında önünüze yazılı olarak koyacağımı bilmenizi istiyorum.

Şunu da belirtmeliyim ki Beykoz Belediye Başkan aday adaylığımı 10 gün önceki yönetim kurulu toplantısında İlçe Başkanı ve İlçe Yöneticileri huzurunda açıkladım. Dünkü parti meclisinden çıkan sonuca göre bu ayın 28’ine kadar başvuru sürecimi tamamlayacağım.’’