"ATATÜRK VE TÜRK GÜNEŞ UYGARLIĞI"
Doç.Dr. Çetin Göksu Odtü Mimarlık Fakültesi Öğretim Üyesi. ''Atatürk ve Güneş Uygarlığı'' kitabının yazarı. Eser üç kitaptan oluşuyor
Kitap A.Atatürk ve Türk Güneş Uygarlığı
Kitap B. Neden Güneş Uygarlığı
Kitap C: Güneş Uygarlığı Projeleri
Çetin hoca bu kitabı hazırlarken önemli bir konuyu ele almış
Türkiye Cumhuriyeti birinci yüzyılını tamamladı, Cumhuriyetin 2.yüzyılı nasıl olacak? sorusuna yanıt aramış ve bir plancı gözüyle durum değerlendirmesi yapmış.
Atatürk'le başlayan Türk Cumhuriyeti, bütün iç ve diş saldırılara, ve parçalama yok etme girişimlerine karşı ayakta kalabilir mi? ya da başka bir deyişle ayakta kalabilmesi ve devam edebilmesi nasıl mümkün olabilir?
Türkiye’nin bekasını ilgilendiren bu soruya, Çetin Hoca farklı ama son derece ilginç bir cevap veriyor. Türkiye’nin beka sorununu aşabilmesinin tek yolunu, Cumhuriyetin uzun vadeli hedefine sahip çıkmakla mümkün olabileceğini gösteriyor.
Çetin Hoca ya göre, Cumhuriyetin asıl hedefinin Yeni bir "Türk Uygarlığı" olduğunu, ancak bu hedefin zaman içinde, çeşitli yöntemlerle unutturulduğunu söylüyor ve kitabında, Yeni Türk Uygarlığının, gelişen koşullara göre geliştirilmesi gerektiğini açıklıyor. Atatürk’ün izinde, “Güneş Uygarlığı Projesini”, başlatmayı öneriyor.
Ve diyorki, “Bu kitap, Atatürk’ün Türk Devrimleri ile başlattığı Uygarlık Projesinin bir devamı olarak, üniversitelerde geliştirilen projeler dikkate alınarak hazırlanmıştır”.
“Bu kitap, aynı zamanda, Birleşmiş Milletlerin Rio da başlattığı, Kyoto ve Paris iklim Sözleşmeleri kararları dikkate alınarak hazırlanmış, bir yeni ve ileri bir dünya Güneş Uygarlığı Projesi önerisidir.”
Yazar, Türk Cumhuriyetinin dünyayı değiştiren şu özelliğine dikkatimizi çekiyor ve diyorki, “Atatürk’ün önderliğinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti, dünyada yeni bir çağı başlatmış, işgal altında olan bütün sömürge ülkelere örnek olmuş, dünyada “Bağımsız Devletler” dönemini başlatmış, dünyayı yeniden şekillendirmiş, özgür devletler dönemini başlatmıştır.
Ve ilave ediyor, "Dünyada özgürleşme hareketin devam edebilmesi için, 1920 lerde başlayan, Türk Uygarlık projesine, bugün yeniden ve daha çok ihtiyaç vardır,"
Türkiye Cumhuriyetinin ikinci önemli özelliği, Batının kapitalist kirli Uygarlığına karşı geliştirilen “YENİ BİR UYGARLIK PROJESİ” olmasıdır. Türk Uygarlığının sembolü Güneştir. Amacı da ileri düzeyde bir “Güneş Uygarlığı”dır. “Türk Uygarlığı” geleceğin yüksek Uygarlık ufkunda bir “Güneş” gibi doğacaktır. “1933, 10. Yıl Nutku” .
Atatürk’ün hedef olarak belirlediği, Güneş Uygarlığı, yıllar sonra dünyanın gündemine gelmiştir. Rio’da toplanan ülkeler, İklim sözleşmesi yaparak, dünyayı kirleten fosil enerjilerden Güneşe, temiz enerjilerine geçme kararı almışlardır.
BM kararları, fosil enerjilerden Güneş enerjilerini geçme kararı gibi görünse de gerçekte, yeni bir uygarlığı, Güneş Uygarlığının başladığını müjdelemektedir.
Ancak farkedilemeyen önemli konu şudur. Güneş Uygarlığı sadece bir enerji türünü değiştirmek kararı ötesinde anlam ve içeriğe sahiptir. Güneş Uygarlığı, Atatürk’ün dediği gibi her alanda çok daha ileri bir uygarlığı, çok güzel bir yaşamı öngörür.
Atatürk ve Türk Güneş Uygarlığı projesi, Güneş Uygarlığının nasıl hayata geçeceğini anlatan orijinal bir eser olmakla kalmıyor, çok daha ileri gidiyor; Atatürkün izinde Türk Güneş Uygarlığının, Cumhuriyetin 2.yüzyılında nasıl gerçekleşeceğini, siyasal, sosyal ekonomik, somut projelerle açıklıyor.
Ve Çetin Hoca diyorki, bugün yaşanan dünya krizlerine aşabilmenin yolu, tıpkı 1920'lerde olduğu gibi, alternatif bir uygarlıktan, Güneş Uygarlığından geçiyor.
Güneş Uygarlığının neden gerekli hale geldi?
Dünyadaki negatif gelismeler ve Ekolojik Bunalıma Karşı Yeni Bir Uygarlık Arayışı
21. yüzyıla girerken “dünyadaki yaşam” büyük ve ciddi bir tehlike ile karşı karşıyadır. İnsanlık, çevreyi alabildiğine kirleten ve bu nedenle "yaşamı yok eden bir süreci" başlatmıştır. Yaşam, insan eliyle yaratılan negatif gelişmeler nedeniyle yavaş yavaş bir sona doğru hızla ilerliyor. Bu tehlikenin uluslararası adı "Ekolojik Kriz"dir. Bu evrensel tehlikeyi atlatabilmek, sıradan tedbirlerle pek mümkün görünmüyor. Çok daha radikal tedbirler gerekiyor.
İnsanlık, kendisinin de içinde bulunduğu bu tek yaşamı neden yok ediyor? Niçin bu kötü gidişe karşı çıkamıyor? Bugün görülen manzara oldukça karamsar bir tablo. İnsanlık, bir anlamda, ne yaptığını niçin yaptığını bilmemekte, kaderci bir yaklaşım içinde olaylara seyirci kalmaktadır. Ya yaşama yönelen tehditler görülemiyor ya da görülse bile bir şey yapılamıyor. Gerçekten anlaşılması ve kavranması güç bir olayla karşı karşıyayız. Küresel Isınma ve Ekolojik kriz karşısında insanlık büyük bir çaresizlik içinde görünüyor.
Dünyanın karşılaştığı bu sorunun, Batı tarzı uygarlıkla, bu uygarlığın dayandığı, toplumsal, ekonomik, enerjetik sorunlarla yakından ilgili. Sorunun temelinde doğayı ve insanı sömüren kapitalist sistemle, bunun bir yansıması olarak bazı odakların dünyayı sömüren bitmez tükenmez hırsları yatıyor.
Çetin hoca diyor ki, Türkiye, Atatürk’ün gösterdiği hedefler doğrultusunda, Güneş giden yolda Yeni Türk Uygarlığına sahip çıkabilir ve devam edebilirse, Hem insanı ve doğayı sömürmeyen bir Yaşam sistemi kurabilecek, hem de diğer ülkelere örnek olabilecektir. Çünkü diyor, Türk milleti, geçmişte onlarca uygarlıklar kurmuştur ve yeni uygarlık icin gereken, hem felsefi hem de kültürel zenginliklerine sahip tek ülkedir
Çetin hoca bu iddiasını, somut yuzlerce Güneş projeleri ile tek tek açıklıyor, Ve bize Güneşe ve daha ileri bir uygarlığa giden yolu gösteriyor.
Her Türk aydının ve özellik Türkiye’yi yönetmeye talip her siyasetçinin mutlaka okuması gereken bir eser
Doç.Dr. Çetin Göksu Kimdir?
Artvin'in, Hatay doğumlu
Lise Artvin okudu
Yıldız Teknik Universitesi mezun oldu
Paris Sorbonne da doktora yaptı
Karadeniz ve Ortadoğu Teknik Universitelerinde hocalık yaptı