Doğanyurt Köyü Doğal SİT başvurusu 3 Yıldır Sonuçlanmadı!



2019 yılında köylüler, tesadüfen gördükleri  şirket yetkililerinin sahayı kiraladıklarını iddia ederek Doğanyurt Köyüne taş ocağı kırma eleme tesisi (patlatmalı) açacaklarını söylemesinin ardından araştırmaya başlamışlar. Gerekli yerlere verilen dilekçelerle Doğanyurt Köyü için ‘’ÇED Gerekli Değildir’’ raporunun hazırlandığını öğrenmişler. Hatta iddialara göre eski bir bölge milletvekili şirketi destekliyormuş. Özgür İfade Gazetesi olarak süreci haberleştirerek yakından takip ettik ve etmeye de devam ediyoruz. Gazete olarak dönemin Belediye Başkanı ile de konuyla ilgili görüşmek istemiştik ama Başkan bizimle görüşmeyi reddetmişti.

Köye uzaklığı 400 metre civarında olan ve köydeki kayalardan dolayı  patlamalarla evlerin üzerine kayaların yuvarlanabileceği için kaymakamlık evleri boşaltma kararı gönderdiği halde ÇED gerekli değildir kararı alınabiliyor, çünkü doğru dürüst çevre etüdü dahi yapılmadan masa başından karar alınmış.

Topraklarının, tarihi ve kültürel miraslarının, doğanın yok edilmesine karşı bir mücadele başlatan Doğanyurt Köylüleri çevreci derneklerden  (Tema, Kırsal Çevre, Doğa Derneği, Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Derneği vb.) yardım istediler.
Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Derneği köye gelerek araştırmalar yapıyor ve rapor hazırlıyor.
Raporda Organik arıcılık yapıldığı hakiki Ankara armudu ve yöresel ovacanın yetiştirildiği, havası suyu doğası mükemmel olan Doğanyurt Köyüne bu tesisin kurulması halinde tarım ve hayvancılığın biteceğini ve köyün yok olacağını görüş olarak belirtmişler.

Çevrecilerin ve üniversite hocalarının  bölgede yaptıkları araştırmalar neticesinde;   21 endemik bitki türü, kızıl geyiklerin ana yurdu olan bu bölge de 28 yabani memeli hayvan, yırtıcı kuşların ve tamamı, koruma altındaki kara akbabalar ve küçük akbaba, geyikler, vaşaklar, karacalar  vb birçok yabani hayvan türü  ayrıca Türkiye'de ilk burada bulunan  10 milyon yıl öncesine ışık tutan ağaç fosilleri üniversite hocaları tarafından keşfedilerek kayıt altına alındı ve mahkeme ÇED Gerekli Değildir kararını iptal etti.
Bu süre zarfında köyde yaşayan insanlar, 80 yaşındaki yaşlılar dahil asılsız suçlamalar nedeniyle hapis istemi ile yargılandılar. İnsanlar üzerinde ağır baskılar kuruldu. 

Akabinde şirket yeniden rapor için başvurdu ve ASKİ Genel Müdürlüğü bölgede yer alan kaliteli su kaynakları nedeniyle olumsuz karar verdi ve akabinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı projeyi iptal etti.



Şirket bu cennet parçasını yok etmeye karalı olduğundan Çevre ve Şehircilik Bakanlığına dava açtı.
Mahkeme Bilirkişi heyeti köye geldi ve köylüler yine tesadüfen gördüler.
Mahkeme heyetine burada yaşadıklarını, mahkemeden habersiz olduklarını ve davaya müdahil olmak istediklerini belirttiler.

Bölgede su kaynağı olmadığını iddia eden şirket avukatlarına rağmen su kaynaklarını gösterdiler.
2020 yılında Ankara Tabiat Varlıklarını Koruma Komisyonu, Doğanyurt için "ekolojik temelli bilimsel araştırma raporu" hazırlanmasına karar veriyor,  7 uzman raporunu hazırlayıp sunuyor. Karar 3 yıldır bir türlü  çıkmıyor. Şirketin iki ÇED izni önce hukuka, sonra halkın, aklın, bilimin baskısına takılıyor. Bütün doğaseverler, köy halkı bölgeyi koruyacak  bu kararın niçin geciktirildiğini bilmek istiyor...
Dünya Kültür Mirası yedek listesinde yer alan; havasıyla, suyuyla, yaban hayvanlarıyla ,bereketli topraklarında yetişen ürünleriyle, tarihe ışık tutan ağaç fosilleri raporlarla tescillenmiş Doğanyurt Köyü yok edilmek isteniyor.

Üstelik kaybedildiğinde doğal doku geri dönülmez bir şekilde yok olacak. Bu taş ocakları neden atıl bölgeler yerine böyle kıymetli doğanın cennet bölgelerinde işletilmek isteniyor?

İşin en garip yanı ise bu doğa katliamını ne Beypazarı yerel basını, ne de ana akım medya gündeme getirmedi.

Şirketin aldığı ÇED Gerekli Değildir raporu için incelemeye gelen hocalar doğanın uyandığı İlkbahar mevsimi yerine sonbaharda gelmeyi tercih etmişler. Yani bu rapor adeta şirket yetkililerinin önünü açmak için yazılmış. Bu raporun bilimsel etik değerlere ne kadar uygun olduğunu sormak istiyoruz.
Şimdi sizlerle maden şirketinin aldığı ÇED Gerekli Değildir raporunda yer alan bir Profesörün tespitini  paylaşmak istiyoruz:
-Ocakta çalışan kamyonlar yolda bir kaplumbağa gördüklerinde, kamyonu durdurup kaplumbağayı yol kenarına alır. Böylece yaban hayatı zarar görmez.

Niyetin ne olduğu gayet açık. Adeta gelecek nesillere bir nefes oksijen alabileceği alan kalmasın diye çabalanıyor.

Konuyla ilgili Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ı göreve davet ediyor; Beypazarı Belediye Başkanının da bu süreçte göstereceği hassasiyetin takipçisi olacağımızı kamuoyuna bildiriyoruz.

Doğanyurt Köyü Haklı Mücadelesini Kazandı

Ankara Beypazarı Doğanyurt Köyüne Maden Tehdidi

Doğanyurt Köyü Taşocağına Kurban Edilemez

Taşocağı Şirketi Doğanyurt Köyünü Yok Etmek İçin Israrlı
Doğanyurt Bir Kez Daha Kazandı