İstanbul'da Sağlıkçılar, Aile Hekimlerinin Sözleşmelerinin Feshedilmesini Protesto Etti
İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde toplanan sağlık çalışanları, "Kişilere hiçbir bilgi vermeden, resmi olarak herhangi bir tebliğ yapılmadan sözleşmelerinin yenilenmemesinin bir hukuk devletinde yapılması tam bir hukuk katliamıdır. Hukukla bağdaşmadığı gibi akıl ve vicdan yönünden de tarifi olmayan bir uygulamadır" dedi.
İstanbul’da yeni yılın ilk mesai gününde 5 aile hekimi işyerlerine gittiğinde reçete sistemlerinin çalışmaması üzerine sözleşmelerinin İl Sağlık Müdürlüğü tarafından feshedildiğini öğrenmişti. İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde toplanan sağlıkçılar, verilen bu haksız ve hukuksuz karardan geri dönülmesini istedi.
Anka Ajanstan Edda Sönmez'in haberine göre İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü önünde yapılan eylemde, "Aile hekimliği sistemi çöküyor", "Ceza Yönetmeliği geri çekilsin", "Mobbing komisyonunu kabul etmiyoruz", "Anayasa Mahkemesi'nin kararını yok sayan komisyonu kınıyoruz" yazılı dövizler açıldı.
Eyleme, İstanbul Aile Hekimliği Derneği (İSTAHED) Yönetim Kurulu Başkanı Serkan Özbakış, İstanbul Tabip Odası (İTO) Yönetim Kurulu üyesi Dr. Saffet Ercan, Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Gürsel Özer, Birlik ve Dayanışma Sendikası Marmara Şube Başkanı Dr. Ahmet Mehlepçi, Hekimsen İstanbul Şube Başkan Yardımcısı Berk Oğuz birer konuşma yaptı.
İSTAHED Genel Sekreteri Sercan Ahmet Uluç, hazırlanan ortak açıklamayı okudu. Açıklamada, şunlar dile getirildi:
"YAPILAN TAM BİR HUKUK KATLİAMIDIR: Yeni yıla İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'nün hukuk katliamı ile başladık. 2 Ocak 2023 tarihinde saat 11.00'de İstanbul'da 5 aile hekimi arkadaşımızın sözleşmeleri feshedildi. Bu arkadaşlarımıza, aralık ayının ilk haftasında İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü tarafından sözleşmeleri tek taraflı olarak imzalatılmıştı ve bu imza ile arkadaşlarımız sözleşmelerinin yenilendiğini düşünüyorlardı. 2 Ocak 2023 tarihine kadar da durumlarıyla ilgili kendilerine hiçbir tebliğ yapılmadı. Kişilere hiçbir bilgi vermeden, resmi olarak herhangi bir tebliğ yapılmadan sözleşmelerinin yenilenmemesinin bir hukuk devletinde yapılması tam bir hukuk katliamıdır. Hukukla bağdaşmadığı gibi akıl ve vicdan yönünden de tarifi olmayan bir uygulamadır.
BU ÜLKEDE 5 HEKİM ARKADAŞIMIZ İŞ AKİTLERİNİN SONLANDIĞINI ECZANALERDEN ÖĞRENMİŞTİR: Bu arkadaşlarımız durumlarından bihaber olarak yeni yılın ilk günü mesailerine gelmiş, saat 11.00'e kadar hiç sorunsuz hastalarını muayene etmiş ve reçetelerini yazmışlardır. Saat 11.00'den sonra reçeteleri eczaneden geri dönmüş ve eczacılara sorduklarında sistemde doktorun bu birimde hizmet vermediği uyarısı ile karşılaştıklarını belirtmişlerdir. İl Sağlık Müdürlüğü'nü aradıklarında da sözleşmelerinin yenilenmediği kendilerine sanki çok sıradan bir uygulamaymış gibi belirtilmiştir. Yani bu ülkede 2 Ocak 2023 günü 5 hekim arkadaşımız iş akitlerinin sonlandığını eczanelerden öğrenmiştir. Böyle bir garabet dünyanın hiçbir yerinde görülmemiştir.
BU YAPILAN MESLEĞİMİZE, ONURUMUZA HAKARETTİR: Bir hukuk devletinde herhangi bir işte çalışan birini bu şekilde habersiz işten çıkaramazsınız, hele ki bu kişi bir hekimse. Bu yapılan mesleğimize, onurumuza bir hakarettir. Hastalarını muayene ettiği sırada bir hekimin sözleşmesini feshetmenin izahı olamaz. Bu sözleşme yenilememe kararlarını veren komisyon, aralık ayının ortalarında toplanmış ve tamamen kendilerince belirlenmiş, keyfi kriterlerle hekimleri değerlendirmiş ve 5 meslektaşımızın sözleşmesini yenilememe kararı almıştır. Bir hekimin iş akdinin böyle keyfi kriterlerle karar veren bir komisyonca sonlandırılması zaten başlı başına hukuksuz ve mantık dışıdır.
ANAYASA MAHKEMESİ'NİN HUKUKA AYKIRI BULDUĞU CEZA MADDELERİNİ, FESİH KOMİSYONU HUKUKA UYGUN BULMUŞ: Tüm bu mantıksız uygulamaların dayanağı olan ve 1,5 yıldır geri çekilmesini talep ettiğimiz Aile Hekimliği Ceza Yönetmeliği'ne açılan davalar sonucunda 21 Haziran 2022 tarihinde Anayasa Mahkemesi mevcut yönetmelikteki ceza maddelerinin dayanağı olan Aile Hekimliği Kanunu'ndaki ilgili maddeyi iptal etmiş ve idareye 9 ay yeni mevzuat yazılması için süre tanımıştır. Ülkemizdeki en üst mahkeme olan Anayasa Mahkemesi'nin hukuka aykırı bulduğu ceza maddelerini, İstanbul İl sağlık Müdürlüğü'ndeki Fesih Komisyonu, hukuka uygun bulmuş ve bu maddeler uyarınca işlem yapmıştır. Buna anlam verebilmek imkansızdır. Bu şekilde verilen fesih kararlarının yargıdan döneceği çok açık olmasına rağmen işlem tesis edilerek ilerleyen süreçte bu davalar sebebiyle ödenecek yüklü tazminatlarla kamu ciddi boyutta zarara uğrayacaktır.
MÜCADELEYE DEVAM EDECEĞİMİZDEN KİMSENİN ŞÜPHESİ OLMAMALIDIR: Neresinden bakılırsa bakılsın hukuka, vicdana, akıl ve mantığa uymayan bu fesih işlemleri derhal geri çekilmeli ve meslektaşlarımızla yeniden sözleşme imzalanmalıdır. Geçen yıl 13 meslektaşımız için göstermiş olduğumuz direniş sonucunda arkadaşlarımız tekrar görevlerinin başına geçmiştir. Bu yıl da böyle hukuksuz bir süreç sonunda sözleşmeleri yenilenmeyen meslektaşlarımız görevlerinin başına geçinceye dek her mecrada mücadeleye devam edeceğimizden kimsenin şüphesi olmamalıdır."
"BU KOMİSYONU DA ALDIĞI KARARLARI DA TANIYIMIYORUZ"
İSTAHED Başkanı Serkan Özbakış, eylemde ayrıca yaptığı konuşmada, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü'nde Anayasa Mahkemesi'nin iptal ettiği bir maddeye dayanarak hukuksuz bir komisyon kurulduğunu ve bu hukuksuz komisyonun da hukuka aykırı kararlar aldığını belirterek, şunları söyledi:
"Bizler bunu hak etmiyoruz. Bu komisyonu tanımıyoruz. Bu komisyonun kararlarını da tanımıyoruz. 19 Aralık’ta alınan kararları aile hekimlerine söylediler mi hayır. Aile hekimlerine alınan kararları söylemekten aciz bir komisyondu bu. Eczanelerden ve sistemden artık aile hekimi olmadıklarını öğrendiler. Bu devlet adabına yakışmayacak bir uygulama. Bu onur kırıcı bir uygulamadır. Uygulamanın bir an önce sonlandırılmasını tüm hekim arkadaşlarımın görevlerine dönmesini ve bu komisyonun bir daha toplanmamasını talep ediyorum. Geçen sene de biz buradaydık. Geçen sene de 13 arkadaş için mücadelemizi sürdürdük ve sözleşmeleri yenilendi. Bir an önce geri atım atarak arkadaşlarının imzaladıkları sözleşmeleri yürürlüğe koyarak tekrar mesailerine dönmelerini istiyoruz."
"BİR AN ÖNCE AİLE HEKİMLİĞİ KANUNU YAPILMALIDIR"
Aile Hekimliği Çalışanları Sendikası Genel Başkanı Gürsel Özer de 85 milyon insanın tamamına dokunan tek meslek grubunun aile hekimliği olduğuna dikkat çekerek, bugüne kadar bir kanuni düzenleme yapılmamasından dolayı hayretler içerisinde kaldıklarını söyledi. Sistemin yönetmeliklerle idare edilmeye çalışıldığını belirten Özer, "Biz yıllarca söyledik "Kanun yapın, biz de işimizi tam yapalım, halkımız da memnun olsun" diye. Kulak arkası edildi. Hadi bunu anlarım. Düşünün ki, Anayasa Mahkemesi el koydu buna. "Kanun yapmadan kimsenin iş akdini sonlandıramazsınız" dedi. Buna rağmen bu yetmezmiş gibi iş akdini sonlandırmayı bırakın 3-5 kişilik bürokratlardan oluşan kurul kurdunuz insanların iş akdini engellediniz. Hem de hasta bakarken, insan onurunu zedeleyecek bir şekilde ekranını kararttınız. O anda o meslektaşlarım zor durumda kalmadı, kapıda bekleyen hastalarda zor durumda kaldı. Bir resmi yazıyı tebliğ edemiyorsunuz. Etmekten imtina ediyorsunuz. Bir an önce Aile Hekimliği Kanunu yapılmalıdır" diye konuştu.