Boykot, sözlük anlamı olarak, şiddet içermeyen bir “karşı koyuş” ifadesidir, belli bir üründen, kişiden, kuruluştan veya ülkeden, bilerek ve isteyerek uzak durma eylemidir. Gazze'de yaşanan vicdanları yaralayan elim olaylar sürecinde, İsrail Hükümeti'ni protesto maksadıyla, gayet yerinde olarak ve çeşitli biçimlerde, bütün dünyada olduğu gibi, ülkemizde de yürürlüğe taşınmıştır. Boykotun amacı, hedefe oturtulan nesneye, ya da özneye yönelik olarak, “demokratik bir tecziye (ceza)” uygulamaktır.

Esas itibariyle, “demokrasi”, yani özgürlükçü halk yönetimi ve “serbest piyasa ekonomisi” iç içe olup, her mal ve hizmet, talebin işaret ettiği yoğunlukla devamlı olarak, bir nevi oylanmaktadır.

Başka bir deyişle, düzgün işleyen piyasada, bir nevi halk iradesi sürekli olarak tecelli etmektedir. Böyle bir iradenin “halkın satın almama özgürlüğünü harekete geçirmesi” ile tecelli etmesi, “tavırlı bir milli iradenin yaptırım kabiliyetini belirtmesi” demekten başka bir anlama çekilemez. Yoksa, en başta milli irade kavramı zedelenir.

O açıdan, boykot çağrısı yapanların, başta da gençlerimizin, üstlerine gidilmesi, giderek itham edilmeleri, boykot içeriğini bireyler olarak onaylayalım ya da onaylamayalım, bir “demokrasi ihlali” oluşturur. Saygı ile duyurulur.

TÜMÖD Yönetim Kurulu adına

Prof. Dr. Tolga YARMAN

Genel Başkan