Sedat Kaya: İŞTE TALANIN BELGESİ

Gazeteci Sedat Kaya Karaincir’de yeşil alan ve yol tanımlı arsada yapılan 8 adet villaya yapıkayıt belgesi verildiğini, daha sonra yapı kayıt belgesinin iptal edilmesine rağmen halen villalara adeta göz yumulduğuna dikkat çekti. Sedat Kaya Sabah erken saat dağ yolunda yürüyüşteyim, aylardır görünmeyen İbibik kuşu tepemde. Ağzında bir belge. Daha hayrola demeden belgeyi bıraktı, uçtu gitti. Al başına bela. Köftehor. O kuş beyniyle beni yoracağını sanıyor! Hafif rüzgar da var. Belge süzüle süzüle bir ağacın dalına takılmaz mı? Neyse yoğun uğraşlar sonucu belgeye ulaştım. Uğraştığıma da değdi. Belge de belge hani, 2019 yılına ait. Efendim, Karaincir'de yasa hukuk tanımayan, bizi yaptığımız haberler nedeniyle savcılığa şikayet eden ünlü müteahhitin bir "Ali Cengiz Oyunu" daha çıktı ortaya. Bu beyefendi Karaincir'de yeşil alan ve yol tanımlı arsada 8 adet villa yapmış. İnşaatlar bitene kadar belediye neredeydi acaba? Beyefendi sonra imar barışına başvurarak, villalara yapı kayıt belgesi almış. "Oh ne alâ" diyorsunuz değil mi? Ancak kazın ayağı öyle değil. Karaincir halkının yoğun itirazları sonucu Datça Belediyesi'nin de devreye girmesiyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Muğla İl Müdürlüğü Karaincir'e bir komisyon göndermiş. Uzmanlar yasaları yönetmelikleri incelemişler ve özetle şu karara varmışlar. "Söz konusu arsada Yapı Kayıt Belgesi Verilmesine İlişkin Usul ve Esasların 4. 5. 8. 10.maddeleri kapsamında bedel iadesi yapılmaksızın yapı kayıt belgesinin iptaline. TCK 206.maddesi kapsamında suç duyurusunda bulunulmasına ve yapının altyapı hizmetlerinden (telefon, elektrik, su vb.) yararlandırılmaması için gerekli bildirimlerde bulunulmasına karar verildi." Yani bizim uyanık müteahhitin aldığı yapı kayıt belgesini çöpe atmışlar. Aradan 5 yıl geçti. Yapı kayıt belgesi iptal edilen usule aykırı inşaatlar aynen duruyor. Karaincir bugün vahşice talan edilmiş durumda. Raporda sözü edilen yol bile şezlonglarla kapatılmış. Resmi yoldan geçemezsiniz. İki şezlong fiyatı 600 lira. Kıyıda bar keyfi efendim! Halkın yoluna şezlong koy, sonra para bas. Belediyeden ruhsatlı üstelik. Bu bölgedeki bir çok inşaatın altında bizim bu müteahhitin bir çapanoğlu işi çıkıyor. Çok merak ediyorum. Bu beyefendinin Datça Belediyesi'nde kimlerle nasıl bir bağlantısı var? Bu gücü nereden alıyor? İbibik bu belgeye ulaştığına göre belli ki buna benzer çok belgeye sahip olmalılar. Ancak bu belgeler belediyede bu beyefendi ile ilgili dosyanın içinde duruyor mu? Yoksa birileri tarafından sümen altı mı edildi? Bu kaçak yere verilen işletme ruhsatında kimlerin imzası var? Dilin kemiği yok. Çok iddia var. Belediye geçenlerde site yönetiminin astığı "bu plaj Karaincir sakinlerine aittir" diye yazan tabelayı söktü. Neye yaradı? Bugün tıpkı diğer tüm sahiller gibi Karaincir'de de şezlong istilasından geçilmiyor. Yollar bile işgal altında. Yollar diyorum arkadaşlar, yollar! Ötesi var mı? Yakında evinizin önüne koyarlarsa şaşırmayın! Karaincir'i talan edenlere dokunamayıp, bir tabela sökmekle bütün sorunları çözdük mü? Hakikata gelelim ve Bedrettin'i ısrarla tekrar tekrar hatırlatalım. "Eski zamanlarda hakikat alimleri vardı. Hakkın yolunda, riyadan kaçan. Sonra devran değişti. Gözünü paraya diken alimler türedi. Birileri zenginleşirken öbürü bir ekmeğe muhtaç oldu. Halbuki. Arzın nimetleri cümlemizin hakkıdır. Ve dahi. Yarin yanağından gayrısında ortaktır."