Eylül sonu önce Ali Babacan, sonra Karamollaoğlu ve Davutoğlu'nun bugünlerde yaptığı açıklamaların, 6'lı masada fırtına yaratacağını, olacakları tahmin ederek grupta yazmıştım.
Hatta bir önceki mesajımda, Türkiye'nin güçlü sorunlarını çözmek için güçlü bir cumhurbaşkanı gerekiyor. Sayın Mansur Yavaş ve İmamoğlu bu profildeler. Kılıçdaroğlu ise uzlaşmacı kişiliği ile daha pasif bir portre çiziyor.
Aslında Güçlendirilmiş Parlamenter sistem düşüncesi ile güçlü cumhurbaşkanı ters.
Uzlaşmacı olursa geçiş daha kolay ve mümkün olabilir.
Kılıçdaroğlu bu yüzden mi diğer iki adayı istemiyor diye sormuştum.
Öyle yetkileri var ki mevcut cumhurbaşkanlığı sisteminin, istemezse kimse onu yerinden edemez.
Bu düşünceme o zaman bazı muhalif itirazlar oldu.
Düşünceme göre geçiş döneminde güçlü cumhurbaşkanı olmamalı.
Kılıçdaroğlu mevcutlar içinde en doğru gibi. Ancak Meral hanım engelini aşması gerekiyor.
Ayrıca diğer parti genel başkanlarının kafasındaki, "biz ne olacağız" sorusunun cevabını da tatmin edici olarak vermesi lazım.
İçinde sorular olan bu yazımı aşağıda ekliyorum...
9,5 saat süren son 6'lı masa toplantısından anlıyoruz ki, onların kafasında benim sorularımdan çok daha fazlası var.
29 Eylül tarihli paylaşımım.
Tam anlatamadım galiba
Daha geniş düşünüyorum.
KK'nun adaylığı HDP oyları ve Alevi oyların konsolide edilmesi yönünden mevcut liderler arasından en doğru seçenek..
Sorduğum bu değil.
Mevcut sistemdeki hataları düzeltmek için güçlü bir cumhurbaşkanı gerekiyor.
Parlamenter sistem için de gücünü TBMM'ne devretmeye hazır zayîf bir cumhurbaşkanı lazîm.
İlk öncelik kazanmak ama bunları da düşünmek lazım. Dediğin gibi deneyimli devlet adamlığı da gerektiriyor. Bu durumda diğer liderler başkan yardımcısı mı olmalı?
Yoksa ikinci adamlar mı başkan yardımcısı olmalı?
Yoksa TBMM'de mi kalmalı?
Bilemediğim için sordum..
Güçlü parlamenter sistem için nasıl bir formül tercih edilmeli?
Yani güçlü başkan ile güçlü parlamento eş zamanlı nasıl olacak?
Rahatsızlık ve anlaşmazlık olur mu?
Ayrıca bakanlar MV olmamalı. Bakan yapılırsa MV düşer. Bu da kritik bir çoğunluk varsa karar almayı riske sokar.
Partilerin parlak kurmayları bakan yapılmak için MV adayı yapılmayacak mı?
Örneğin Ayfer Yılmaz çok emindi ve MV adayı olmak istemedi. Sonra da istifa etti.
Biraz derin ve alternatif senaryolar düşünmeye çalışmak lazım derim..
Bence 6'lı masa bunları düşünüyor ve dışarıda kalan olası baraj geçme şansı olan partilerle takışmıyor. Meral hanım Ümit hocaya pas atıp teşekkür etti mesela. Doğru yapıyorlar.
Belki başka hesaplar da yedekte bekliyor. Daha önce de yazmıştım. İtiraz olduysa da siyaset bu. Tarihte ilk defa milliyetçi- ülkücü partiler farklı kulvarlarda aldıkları oylarla birinci ittifak olmayı zorlar.
