Kemal bey, her salı olduğu gibi bugün mecliste haftalık grup toplantısını gerçekleştirdi. Sesi her zaman ki kadar gür çıkmadı, heyecanı da çok yüksek değildi. Belli ki son gelişmelerden, değişim taleplerinden oldukça etkilenmiş.
Salona baktığımızda, nerede o eski grup toplantılarındaki kalabalık? Salonda heyecandan eser yoktu. Sadece yeni seçilen milletvekillerinin büyük alkışları ile adeta genel başkanlarına teşekkür ettiklerini gözlemledik.
Aslında moral bozukluğu, sözlerine de fazlasıyla yansıdı. Konuşmasının üç yerinde çok ciddi dil sürçmeleri oldu. Bu dil sürçmeleri ile anlatımları bağlamından koptu. Bir kez daha dinlememek isteyenler hemen fark edeceklerdir.
Bay Kemal çok tedirgin. Karşısında bu başarısızlığı kabullenmeyen büyük bir kitle var. Kamuoyunu arkasına aldığı dönemden sonra bu terkediliş kimyasını bozmuşa benziyor.
Konuşmasının büyük bölümünde seçim başarıdan söz etti. Hatta bu başarı sadece benim başarım değil, hepimizin başarısı diyecek kadar da alçak gönüllü davrandı ! Nasıl bir başarı öyküsü anlattı Bay Kemal. Acaba bizim görmediğimiz ya da bir başka deyişle fark edemediğimiz başarı nedir? Arkasından siyasi tarihimizde çokça tanık olduğumuz, tanıdık, bilindik kelimeler geldi. “CHP’nin yüzde 20 civarında olan oyunu yüzde 48 e çıkardık” dedi.. Hoppala bu da nereden çıktı diyecek oldum, hemen 14 Mayıs milletvekili seçimlerinde CHP’nin % 25 oy aldığı geldi gözümün önüne. Hatta 4 partinin desteğiyle aldığı oy % 25 değil miydi? Kimine göre % 1, kimine göre % 3, kimilerine göre de % 7-8 oy desteği verilmişti. Gerçek alınan oy en fazla % 25…
Bu durumda “başarı nerede” diyen olmadı tabi. Nasıl olsun ki, grubunda konuşuyor. “Oylarımızı % 48 e çıkardık” diyor. Şaşırdık mı elbette hayır. Ne oldu % 48 alındıysa seçim mi kazanıldı, yönetimde söz sahibi mi olundu. Tarihin en fazla yıpranmış yönetimine karşı başarı gelmedi. Bunun sorumlusu sokaktaki insan mı? Her şeye rağmen “seninle olmaz” diyenler aday olduktan sonra sahip çıkmadı mı? Sonuna kadar çıktı…
Başarılıyım diyecekseniz, bugün cumhurbaşkanı olmanız gerekirdi. Başarılıyım diyecekseniz, mecliste CHP milletvekili sayısının 300 civarı olması gerekmez miydi? Nasıl başarılısınız? Ancak % 1-2 oy almış dört partiye 38 milletvekili vermek midir başarı? Anayasa değiştirme teklifi meclise geldiğinde bu milletvekillerinin ve hatta chp içinden bazı milletvekillerinin iktidar lehine oy kullanmayacağını garanti edebilir misiniz?
Cumhuriyetçi, Atatürkçü, laik kesimin umutlarını kırdınız , heyecanı bitirdiniz; hala gemiyi limana ben yanaştıracağım diye tutturuyorsunuz bu olmaz siz başarılı değilsiniz. En kötü senaryoda bile aday kim olursa olsun bu kadar oy alırdı. Hemen ekibinizle birlikte istifa edin. Bu bağlamda Erdoğan’ı eleştiremezsiniz, siz o koltuktan inmek istemiyorsunuz. Biraz batıya çevirin yüzünüzü, bakın bakalım seçim kaybettikten sonra tekrar koltuk için ısrar eden liderler var mı? Yok çünkü batı ülkelerinde demokrasi kültürü buna izin vermez. Bizi ikna etmeye çalışmayın, halkın sesini dinleyin.
04.07.2023