ibrahim Bilgin
Köşe Yazarı
ibrahim Bilgin
 

Halk Olarak Siyasi Nezaketi Özledik Artık!

Ülkemiz seçim atmosferine girmiş durumda. İzlediğimiz manzara (bu tespiti parti ayırımı yapmadan söylüyorum) halkın kafasını karıştırarak, korkuya, umutsuzluğa garkedip, adeta seçin ‘’Kırk katır mı? Kırk satır mı’’ mantalitesine iterek bir tercihe zorlamak...Bizler vatandaşlarla fırsat bulduğumuz her an konuşarak kamu oyunun nabzını tutabiliyoruz. Vatandaşlara yaşanan süreç ile ilgili düşüncelerini sorduğumuzda hem iktidara hem de muhalefete büyük bir güvensizlik olduğunu görüyoruz. Özellikle açıklanan anket sonuçlarına güven hiç yok. Vatandaş parayı veren istediği sonucu çıkartıyor. Gerçekten de böylesi zor değil ki!  Oy oranının yüksek olduğu bölgelerde yapılan sonuçlar tabii ki istedikleri gibi çıkacak diye ifade ediyor düşüncesini. Vatandaş, "parayı veren istediği sonucu çıkartıyor", diyor. Eski seçim dönemlerini yaşamış biri olarak o yıllarda siyasi parti liderleri (iktidarıyla, muhalefetiyle) birbirlerine en ağır muhalefeti yaparken bile siyasi nezaketi elden bırakmazdı.  Buldukları her fırsatta vatandaşa projelerini anlatırlar, televizyonlarda yapılan programlarda halkı ikna etmeye çalışırlardı. Ama korku iklimi asla olmazdı. Aralarında sövgü hiç olmazdı... Şimdi ise ortam çok farklı ve endişe verici. Bir kere kim kime çok bağırırsa, kim kime hakaret ederse o prim yapıyor mantığı yerleşmiş sanki. Ekranlarda hep aynı yüzler, gerçek gündemden uzak tartışma konuları, halkın yaşadığı bildiği gerçeklerden uzak ve inkar eden ifadelerle adeta bir illüzyon yaşıyoruz.Ülkede yaşanan kutuplaşma her alanda kendisini bariz belli ediyor. İktidar yanlısı, muhalifi kendi aralarında bir çok parçaya bölünmüş durumda.Burada en büyük görev muhalefete düşüyorken muhalefet de bu kutuplaşmadan medet umuyor gibi görünüyor. Ana muhalefet lideri sn Kılıçdaroğlu’nun tam bu kritik süreçte yaptığı kendi tabanını kızdıran çıkışlar, sanki 100 yıllık CHP içinde Cumhurbaşkanlığı vasıfları taşıyacak başka hiçbir değer yokmuş gibi birkaç isim üzerinden yapılan kısır adaylık tartışmaları kafaları iyice karıştırmaya yetti. Kurultayını bile yapmamış, güven tazelememiş bir ana muhalefet lideri! Siyasi Nezaket derken dikkat çekmek istediğim bir başka nokta ise kendi seçmenine de siyasi nezaket göstermesi. Bu kibar cümleler kurarak değil, seçmeninin beklentileri doğrultusunda hamleler yaparak olmalıdır. Siz çıkıp alakasız karşılığı olmayan siyasi kimlikleri partiye monte edip, türban konusunu bomba gibi gündeme getiriyorsanız bu yaptığınız önce kendi seçmeninize en hafif deyimle kabalıktır. Üstelik İran örneği tüm dünyanın gözü önünde yaşanırken! Demokrasi şenliği yaşanarak yapılabilecek bir seçim süreci ne yazık ki vatandaşın zaten zor şartlar nedeni ile gerilen sinirlerini daha da gererek yaşanmaya devam ediyor.Ülkemizin yüz akı dünyaca ünlü Profesör Doktor Tolga Yarman 12 Ağustos tarihinde TBMM Başkanlığına ve Parti Grup Başkanlıklarına gönderdiği bir yazıyla yukarıda bahsettiğimiz olumsuz koşulların yaşanmaması adına gerekli uyarıyı yapmıştı. Kendisine bir cevap verilip verilmediğini merak ettik ve sorduk. Hiçbir dönüş yapılmamış.  Geldiğimiz noktada demokratik teamüllere hassasiyet gösterip, yine demokratik bir nezaketle hatırlatma gereği duyan Prof.Dr.Tolga Yarman’a olumsuz dahi olsa cevap verme nezaketinden uzak bu zihniyetler bu ülkeyi yönetmeye talip! Üstelik Prof.Dr. Tolga Yarman’ın CHP Onursal Kurultay Delegesi olduğunu hatırlatmama gerek yok sanırım.Elbet Ana Muhalefetten beklentimiz yapıcı, halkı birleştirici umut vaat eden hamleler yapması. Ne yazık ki bu tavrı göremiyoruz. Vatandaş iki kutup arasında sıkışmış aba altından sopa gösteren iki kutbun ve yaşadığı olumsuzlukların içinde çaresizce kıvranmaya devam ediyor.Net olun. Net projeler açıklayın. 6’lı masa kendi içinde dahi uzlaşamazken vatandaşa nasıl umut olacak? Bu halk geleceğe umutla bakmayı hak ediyor. Peki sizler bu ülkeyi yönetmeye adayız diyenler bu kısır çıkışlarla halka umut olabileceğinize inanıyor musunuz?Çok kalmadi ı, birçok odak, birbirinden hatta habersiz, çoban ateşleri yaka yaka, Prof. Tolga Yarman'ı gönüllerindeki Cumhurbaşkani adayı olarak göstermeye hazırlanıyor... Duyumlarımızı okurlarımızla sevinçle paylaşacağız...- Bulunur elbette kurtaracak bahtı kara maderini (Mustafa Kemal Paşa'nın, Namık Kemal'in şiirine yanıt olarak 6 Ağustos 2018'de verdiği, müjde dolu, tarihi yanıt). ]]>
Ekleme Tarihi: 24 Ekim 2022 - Pazartesi
ibrahim Bilgin

Halk Olarak Siyasi Nezaketi Özledik Artık!

Ülkemiz seçim atmosferine girmiş durumda. İzlediğimiz manzara (bu tespiti parti ayırımı yapmadan söylüyorum) halkın kafasını karıştırarak, korkuya, umutsuzluğa garkedip, adeta seçin ‘’Kırk katır mı? Kırk satır mı’’ mantalitesine iterek bir tercihe zorlamak...Bizler vatandaşlarla fırsat bulduğumuz her an konuşarak kamu oyunun nabzını tutabiliyoruz. Vatandaşlara yaşanan süreç ile ilgili düşüncelerini sorduğumuzda hem iktidara hem de muhalefete büyük bir güvensizlik olduğunu görüyoruz. Özellikle açıklanan anket sonuçlarına güven hiç yok. Vatandaş parayı veren istediği sonucu çıkartıyor. Gerçekten de böylesi zor değil ki!  Oy oranının yüksek olduğu bölgelerde yapılan sonuçlar tabii ki istedikleri gibi çıkacak diye ifade ediyor düşüncesini. Vatandaş, "parayı veren istediği sonucu çıkartıyor", diyor. Eski seçim dönemlerini yaşamış biri olarak o yıllarda siyasi parti liderleri (iktidarıyla, muhalefetiyle) birbirlerine en ağır muhalefeti yaparken bile siyasi nezaketi elden bırakmazdı.  Buldukları her fırsatta vatandaşa projelerini anlatırlar, televizyonlarda yapılan programlarda halkı ikna etmeye çalışırlardı. Ama korku iklimi asla olmazdı. Aralarında sövgü hiç olmazdı... Şimdi ise ortam çok farklı ve endişe verici. Bir kere kim kime çok bağırırsa, kim kime hakaret ederse o prim yapıyor mantığı yerleşmiş sanki. Ekranlarda hep aynı yüzler, gerçek gündemden uzak tartışma konuları, halkın yaşadığı bildiği gerçeklerden uzak ve inkar eden ifadelerle adeta bir illüzyon yaşıyoruz.Ülkede yaşanan kutuplaşma her alanda kendisini bariz belli ediyor. İktidar yanlısı, muhalifi kendi aralarında bir çok parçaya bölünmüş durumda.Burada en büyük görev muhalefete düşüyorken muhalefet de bu kutuplaşmadan medet umuyor gibi görünüyor. Ana muhalefet lideri sn Kılıçdaroğlu’nun tam bu kritik süreçte yaptığı kendi tabanını kızdıran çıkışlar, sanki 100 yıllık CHP içinde Cumhurbaşkanlığı vasıfları taşıyacak başka hiçbir değer yokmuş gibi birkaç isim üzerinden yapılan kısır adaylık tartışmaları kafaları iyice karıştırmaya yetti. Kurultayını bile yapmamış, güven tazelememiş bir ana muhalefet lideri! Siyasi Nezaket derken dikkat çekmek istediğim bir başka nokta ise kendi seçmenine de siyasi nezaket göstermesi. Bu kibar cümleler kurarak değil, seçmeninin beklentileri doğrultusunda hamleler yaparak olmalıdır. Siz çıkıp alakasız karşılığı olmayan siyasi kimlikleri partiye monte edip, türban konusunu bomba gibi gündeme getiriyorsanız bu yaptığınız önce kendi seçmeninize en hafif deyimle kabalıktır. Üstelik İran örneği tüm dünyanın gözü önünde yaşanırken! Demokrasi şenliği yaşanarak yapılabilecek bir seçim süreci ne yazık ki vatandaşın zaten zor şartlar nedeni ile gerilen sinirlerini daha da gererek yaşanmaya devam ediyor.Ülkemizin yüz akı dünyaca ünlü Profesör Doktor Tolga Yarman 12 Ağustos tarihinde TBMM Başkanlığına ve Parti Grup Başkanlıklarına gönderdiği bir yazıyla yukarıda bahsettiğimiz olumsuz koşulların yaşanmaması adına gerekli uyarıyı yapmıştı. Kendisine bir cevap verilip verilmediğini merak ettik ve sorduk. Hiçbir dönüş yapılmamış.  Geldiğimiz noktada demokratik teamüllere hassasiyet gösterip, yine demokratik bir nezaketle hatırlatma gereği duyan Prof.Dr.Tolga Yarman’a olumsuz dahi olsa cevap verme nezaketinden uzak bu zihniyetler bu ülkeyi yönetmeye talip! Üstelik Prof.Dr. Tolga Yarman’ın CHP Onursal Kurultay Delegesi olduğunu hatırlatmama gerek yok sanırım.Elbet Ana Muhalefetten beklentimiz yapıcı, halkı birleştirici umut vaat eden hamleler yapması. Ne yazık ki bu tavrı göremiyoruz. Vatandaş iki kutup arasında sıkışmış aba altından sopa gösteren iki kutbun ve yaşadığı olumsuzlukların içinde çaresizce kıvranmaya devam ediyor.Net olun. Net projeler açıklayın. 6’lı masa kendi içinde dahi uzlaşamazken vatandaşa nasıl umut olacak? Bu halk geleceğe umutla bakmayı hak ediyor. Peki sizler bu ülkeyi yönetmeye adayız diyenler bu kısır çıkışlarla halka umut olabileceğinize inanıyor musunuz?Çok kalmadi

ı, birçok odak, birbirinden hatta habersiz, çoban ateşleri yaka yaka, Prof. Tolga Yarman'ı gönüllerindeki Cumhurbaşkani adayı olarak göstermeye hazırlanıyor... Duyumlarımızı okurlarımızla sevinçle paylaşacağız...- Bulunur elbette kurtaracak bahtı kara maderini (Mustafa Kemal Paşa'nın, Namık Kemal'in şiirine yanıt olarak 6 Ağustos 2018'de verdiği, müjde dolu, tarihi yanıt).

]]>
Yazıya ifade bırak !