Enerji krizi yaşayan Avrupa’ya ‘sıcak hava’ piyangosu vurdu
Enerji krizi yaşayan Avrupa’ya ‘sıcak hava’ piyangosu vurdu
Ilıman geçen kış, enerji krizi içerisinde bulunan Avrupa'da ısınma talebini azaltarak doğalgaz arzı kaynaklı olası bir ekonomik çöküş ihtimalini şimdilik rafa kaldırdı.
Ilıman geçen kış, enerji krizi içerisinde bulunan Avrupa'da ısınma talebini azaltarak doğalgaz arzı kaynaklı olası bir ekonomik çöküş ihtimalini şimdilik rafa kaldırdı.
Avrupa genelinde bu kış süren ılıman hava, doğalgaz talebini azaltırken bu durum gaz rezervlerini doldurarak fiyatları neredeyse savaş öncesi seviyelere geriletti. Sözcü gazetesinde yer alan habere göre Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in enerjiyi bir silah olarak kullanarak Avrupa’yı sıkıştırma planları en azından şimdilik rafa kalktı.
Öte yandan ılımlı ve yağışsız seyreden havalar kuraklık endişesini ve tarımsal ürünlerin üretiminde düşüş tehdidini beraberinde getirdi.
Almanya Ekonomi Bakanı Robert Habeck enerji konusunda basına verdiği bir röportajda, “Görebildiğimiz kadarıyla, Avrupa sanayisinin çökmesiyle yaşanabilecek olası bir ekonomik tehlike şimdilik önlendi” diye konuştu.
DOĞALGAZ TÜKETİMİ DÜŞÜYOR
Gösterge gaz fiyatları ağustosta kaydedilen rekor seviyenin beşte birine düştü ve daha ucuz fiyatın talebi canlandırabileceğine dair endişelere rağmen gaz kullanımı zayıflayan ekonomik faaliyet nedeniyle düşmeye devam etti.
ABD merkezli yatırım bankası Morgan Stanley konu ile ilgili hazırladığı bir raporda, Avrupa’nın 2023’te beş yıllık ortalama seviyenin yüzde 16 altında tüketim yapacağını öngördü.
TEHLİKE GEÇMEDİ
İklim krizi, bu kış şimdiye kadar ısınma talebindeki sorunların azalmasına katkıda bulundu ancak ılıman havanın yarattığı iyimserliğe rağmen giderek değişken hale gelen hava durumu nedeniyle soğuk hava dalgaları tekrar tetiklenebilir.
Enerji analiz şirketi Wood Mackenzie, olası bir soğuk hava dalgasının depolama oranlarını yüzde 20’ye kadar düşürebileceğini öngördü. Raporda “Avrupa korkulana kıyasla daha iyi bir konumda olabilir ancak henüz tehlike bitmiş değil” ifadelerine yer verildi.
SAVAŞ NEDENİYLE BÜYÜK KRİZ ÇIKMIŞTI
Geçtiğimiz yıl şubat ayında Rusya-Ukrayna savaşıyla tetiklenen enerji krizi, şimdiden Avrupa’ya artan enerji fiyatları nedeniyle 1 trilyon dolara yakın bir maliyet getirdi. Hükümetler, şirketlerin ve tüketicilerin darbeyi sindirmesine yardımcı olmak için 700 milyar dolardan fazla yardımda bulundu. Ayrıca devletler Rus doğalgazına olan bağımlılıklarını hafifletmeye çalıştı.
Avrupa Birliği (AB), Rusya’dan kömür ve ham petrol ithal etmeyi kesti ve gaz sevkiyatı önemli ölçüde azaldı. AB, Norveç’ten gelen gaz miktarını ve Katar, ABD gibi ülkelerden gelen sıvılaştırılmış doğalgaz (LNG) sevkiyatlarını artırdı. Buna rağmen doğalgaz depolamasına ilişkin büyüyen endişeler iyimser havanın gelmesiyle birlikte şimdiden rafa kalktı.
KURAKLIK TEHLİKESİ
Kışın havaların sıcak gitmesi enerji piyasası açısından olumlu görünse de bir başka tehlikeyi beraberinde getiriyor. Ilıman geçen kış, dünya genelindeki kuraklık tehlikesinin boyutunu hızla artırırken bunun en çarpıcı etkileri, bu yaz Avrupa kıtasında görülmüştü.
JRC’nin hazırladığı “Drought in Europe 2022” raporuna göre, kıta genelinde son 500 yılın en büyük kuraklığının yaşandığı ihtimali üzerinde duruluyor. Merkezin İngiltere’yi de dahil ederek yayımladığı Temmuz 2022 kuraklık raporuna göre, Avrupa topraklarının yüzde 44’ü kuraklık tehdidiyle yüz yüze bulunuyor.
AB topraklarının yüzde 44’ü “uyarı”, yüzde 9’u ise “alarm” seviyesinde kuraklık riski altında bulunurken Avrupa’da kuraklıktan en çok etkilenen ülkenin, İtalya olduğu görülüyor. Kıtadaki en şiddetli kuraklık da bu ülkedeki Po Nehri havzasında yaşanıyor.