DEVA Partili Karal’dan hükümete çağrı: Faize değil, çiftçiye yatırım yapın

ÖZEL HABER 18.12.2024 - 20:53, Güncelleme: 18.12.2024 - 20:53 9086 kez okundu.
 

DEVA Partili Karal’dan hükümete çağrı: Faize değil, çiftçiye yatırım yapın

“Çiftçi üretemedikçe yükselen gıda fiyatları vatandaşın mutfağına ateş gibi düşüyor”

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Karal, 2025 bütçe teklifinde faize 1 trilyon 950 milyar TL, tarım desteklemelerine ise 135 milyar TL kaynak ayrıldığını belirterek, “Faize ayrılan bütçe, tarım desteklemelerine ayrılan bütçenin tam 14 katı! Hükümete bir çağrım var: Faize değil, çiftçiye yatırım yapın. Eğer bu yapılmazsa, sadece bugünü değil, ülkemizin yarınlarına da kaybedeceğiz.” dedi. DEVA Partili Hasan Karal, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Meclis’te görüşülmeye devam eden 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bütçe politikalarının tarıma ve çiftçiye yansımalarının iç açıcı olmadığını belirten Milletvekili Karal, 2025 bütçe teklifi ile tarımın öneminin bir kez daha görmezden gelindiğini belirtti.  “Çiftçiye kanunen verilmesi gereken 480 milyar TL’si nerede?” Tarım Kanunu’nun 21. Maddesinin, çiftçiye Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 1’inden az olmamak kaydıyla destek verilmesini öngördüğünü anımsatan Karal, “Ancak 2025 yılı bütçesinde bu oran sadece yüzde 0,22 olarak belirlenmiş. Yani çiftçimize hak ettiği 615 milyar TL’nin yalnızca 135 milyar TL’si ayrılmış. Kalan 480 milyar TL nerede? Çiftçimizin hakkı kimlere, hangi harcamalara aktarılıyor?” diye konuştu.  “Çiftçi üretemedikçe yükselen gıda fiyatları vatandaşın mutfağına ateş gibi düşüyor” Milletvekili Karal, tarım desteklemelerine ayrılan bütçenin toplam bütçe içindeki payının da giderek eridiğine dikkat çekti. Faize ayrılan bütçenin, tarıma ayrılan bütçenin 14 katı olduğunu kaydeden Karal, sözlerini şöyle sürdürdü:  “Çiftçimize verilen destekle faize ödenen bu korkunç rakamlar yan yana konduğunda, tarımın nasıl göz ardı edildiği açıkça ortaya çıkıyor. Tarım sektöründe karşı karşıya olduğumuz sorunlar sadece çiftçimizi değil, tüm vatandaşlarımızı doğrudan etkiliyor. Tarımsal girdi fiyatları 60 aydır sürekli artıyor, çiftçi üretemez hale geliyor. Çiftçi üretemedikçe, gıda fiyatları yükseliyor. Yükselen gıda fiyatları ise vatandaşımızın mutfağına ateş gibi düşüyor.” “Elbette tarımın da DEVA’sı var” Karal, üreticinin kaderine terk edildiğini ve milli tarım politikasının çöktüğünü sözlerine ekledi. Tarımdaki kötü tabloyu düzeltmenin mümkün olduğunun altını çizen Karal, DEVA Partisi’nin tarıma yönelik çözüm önerilerini şöyle sıraladı:  “Kanunda belirtildiği üzere, milli gelirin yüzde 1’in tamamı, tarım desteklemeleri olarak çiftçimize verilmelidir. Bu, çiftçimizi rahatlatacak, üretimi artıracak ve gıda enflasyonunu düşürecektir. Çiftçilerimizin kullandığı gübre maliyetinin %50’si destek olarak verilmelidir. Çiftçilerimizin borçları en az 2 yıl faizsiz olarak ertelenmelidir. Mazot, gübre ve tohum gibi temel girdilerdeki vergiler sıfırlanmalıdır. Tarımsal ürünlerin alım fiyatları, çiftçimizi tatmin edecek seviyede açıklanmalı ve uygulanmalıdır. Çiftçimiz ürününü değerinde satabileceğini bilmelidir. Faiz ödemelerine ayrılan bütçe, üretime yönlendirilmelidir. Buradan hükümete de bir çağrım var: Faize değil, çiftçiye yatırım yapın! Eğer bunlar yapılmazsa, sadece bugünü değil, ülkemizin yarınlarına da kaybedeceğiz. Çünkü bu ülkenin geleceği, toprağında ve çiftçisinin emeğindedir.”
“Çiftçi üretemedikçe yükselen gıda fiyatları vatandaşın mutfağına ateş gibi düşüyor”

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Hasan Karal, 2025 bütçe teklifinde faize 1 trilyon 950 milyar TL, tarım desteklemelerine ise 135 milyar TL kaynak ayrıldığını belirterek, “Faize ayrılan bütçe, tarım desteklemelerine ayrılan bütçenin tam 14 katı! Hükümete bir çağrım var: Faize değil, çiftçiye yatırım yapın. Eğer bu yapılmazsa, sadece bugünü değil, ülkemizin yarınlarına da kaybedeceğiz.” dedi.
DEVA Partili Hasan Karal, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Meclis’te görüşülmeye devam eden 2025 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bütçe politikalarının tarıma ve çiftçiye yansımalarının iç açıcı olmadığını belirten Milletvekili Karal, 2025 bütçe teklifi ile tarımın öneminin bir kez daha görmezden gelindiğini belirtti. 
“Çiftçiye kanunen verilmesi gereken 480 milyar TL’si nerede?”
Tarım Kanunu’nun 21. Maddesinin, çiftçiye Gayri Safi Yurtiçi Hasıla’nın (GSYH) yüzde 1’inden az olmamak kaydıyla destek verilmesini öngördüğünü anımsatan Karal, “Ancak 2025 yılı bütçesinde bu oran sadece yüzde 0,22 olarak belirlenmiş. Yani çiftçimize hak ettiği 615 milyar TL’nin yalnızca 135 milyar TL’si ayrılmış. Kalan 480 milyar TL nerede? Çiftçimizin hakkı kimlere, hangi harcamalara aktarılıyor?” diye konuştu. 
“Çiftçi üretemedikçe yükselen gıda fiyatları vatandaşın mutfağına ateş gibi düşüyor”
Milletvekili Karal, tarım desteklemelerine ayrılan bütçenin toplam bütçe içindeki payının da giderek eridiğine dikkat çekti. Faize ayrılan bütçenin, tarıma ayrılan bütçenin 14 katı olduğunu kaydeden Karal, sözlerini şöyle sürdürdü: 
“Çiftçimize verilen destekle faize ödenen bu korkunç rakamlar yan yana konduğunda, tarımın nasıl göz ardı edildiği açıkça ortaya çıkıyor. Tarım sektöründe karşı karşıya olduğumuz sorunlar sadece çiftçimizi değil, tüm vatandaşlarımızı doğrudan etkiliyor. Tarımsal girdi fiyatları 60 aydır sürekli artıyor, çiftçi üretemez hale geliyor. Çiftçi üretemedikçe, gıda fiyatları yükseliyor. Yükselen gıda fiyatları ise vatandaşımızın mutfağına ateş gibi düşüyor.”
“Elbette tarımın da DEVA’sı var”
Karal, üreticinin kaderine terk edildiğini ve milli tarım politikasının çöktüğünü sözlerine ekledi. Tarımdaki kötü tabloyu düzeltmenin mümkün olduğunun altını çizen Karal, DEVA Partisi’nin tarıma yönelik çözüm önerilerini şöyle sıraladı: 
“Kanunda belirtildiği üzere, milli gelirin yüzde 1’in tamamı, tarım desteklemeleri olarak çiftçimize verilmelidir. Bu, çiftçimizi rahatlatacak, üretimi artıracak ve gıda enflasyonunu düşürecektir. Çiftçilerimizin kullandığı gübre maliyetinin %50’si destek olarak verilmelidir. Çiftçilerimizin borçları en az 2 yıl faizsiz olarak ertelenmelidir. Mazot, gübre ve tohum gibi temel girdilerdeki vergiler sıfırlanmalıdır. Tarımsal ürünlerin alım fiyatları, çiftçimizi tatmin edecek seviyede açıklanmalı ve uygulanmalıdır. Çiftçimiz ürününü değerinde satabileceğini bilmelidir. Faiz ödemelerine ayrılan bütçe, üretime yönlendirilmelidir. Buradan hükümete de bir çağrım var: Faize değil, çiftçiye yatırım yapın! Eğer bunlar yapılmazsa, sadece bugünü değil, ülkemizin yarınlarına da kaybedeceğiz. Çünkü bu ülkenin geleceği, toprağında ve çiftçisinin emeğindedir.”

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.