Son Dakika: Kemal Kılıçdaroğlu'ndan "CHP'nin adayı siz misiniz?' sorusuna yanıt

AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı birçok açıklamada seçim tarihinin 14 Mayıs olacağına işaret etti.  Cumhuriyet gazetesinin haberine göre CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, altılı masanın Saadet Partisi ev sahipliğindeki toplantısını işaret ederek "13 Şubat'ta adayımızı açıklayacağız" dedi. Kılıçdaroğlu, Halk TV canlı yayınında gazeteci İsmail Küçükkaya ve Bengü Şap'ın sorularını yanıtlıyor.  CIHAN PAÇACI AÇIKLAMASI Habertürk’ten Nagehan Alçı’ya konuşan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Cihan Paçacı, parti yetkili kurullarının CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığını ‘onaylayacak noktada olmadığını’ söylemiş ve ardından istifa ettiğini duyurmuştu. CHP lideri konuya ilişkin, "Meral Hanım, Cihan Bey ile ilgili bir sorun olduğundan bahsetti. Sorunun ne olduğunu sorduk. Ayrıntı vermedi, öyle kaldı. Biz bu durumu toplantı bittikten sonra, akşam öğrendik" dedi. Kılıçdaroğlu, "CHP'nin adayı siz misiniz?' sorusunu yanıtladı. CHP lideri, "Her parti doğal olarak kendi liderini görmek ister. CHP'liler de kendi genel başkanlarını cumhurbaşkanı adayı olarak görmek isterler. Burada aslolan, altı liderin oturup bir araya gelip ortak karar vermesi" ifadelerine yer verdi.  "Altı partinin ortak adayı olursanız seçim kazanılabilir mi?" sorusuna da yanıt veren Kılıçdaroğlu, "Kazanılabilir tabi. Bütün anketler bunu gösteriyoz zaten. Bütün mesele bizim kararlılıkla 'bu ülkeye demokrasiyi, insan haklarını getireceğiz, yoksulluğu tarihe gömeceğiz gibi iddialarımız var zaten" dedi. SİNAN ATEŞ AÇIKLAMASI Ankara’da öldürülen Ülkü Ocakları eski başkanı Sinan Ateş'le ilgili de konuşan CHP lideri, "Erdoğan, neden bu konuda konuşmuyor. MHP'yi kızdırırım diye mi konuşmuyor. Bir olayı gizlemeye mi çalışıyorlar. Az kaldı.  6 ay sonra bütün bunlar toplumun önüne gelecek" dedi. "BELEDİYE BAŞKANLARIMIZ KAZANDIĞINDA ONLARA YEDİ MADDELİK İLKELERİ VERDİM" Kılıçdaroğlu şöyle devam etti: Belediye başkanlarımız kazandığında onlara yedi maddelik ilkeleri verdim. İlkelerden birisi şu; "Seçildiğiniz gün asla vatandaşlar arasında ayırım yapmayacaksınız. 'Şu mahalle bana az oy verdi, hizmet vermeyeceğim' demeyeceksiniz. Herkese eşit davranacaksınız, sadece yooksul mahallelere pozitif ayrımcılık yapacaksınız" idi. İkincisi ise " Harcadığınız para sizin değil, vatandaşların parası, bu yüzden harcadığınız tek kuruşun hesabını halka vereceksini" demek oldu. Bu  maddeler bizim 7 maddenin ilk ikisiydi. Dolayısıyla devletin de bu anlayışla yönetiliyor olması lazım. "YAPTIĞI ZAMLARIN BİR ANLAMININ KALMADIĞINI HERKES GÖRECEK" Kılıçdaroğlu, altılı masa olarak erken seçim kararına tepkilerinin nasıl olacağını şu sözlerle anlattı: 6 Nisan'a kadar olursa buna destek veririz diye düşündük. Parlamento 6 Nisan'da bir karar alır, biz de o karara saygı duyarız, eski seçim yasasına göre seçimler yapılır diye düşündük. Erdoğan, 'Hayır ben daha sonra yapacağım' derse altı lider de buna destek vermeyeceğini kamuoyuna açıkladı. Erdoğan kendi istediği bir atmosferde seçimlerin yapılmasını istiyor. Biz iktidar olunca yapacağımız dediğimiz şeyleri Erdoğan yapmaya başladı. Ama halk bunun farkında. Erdoğan bunu kendi iradesiyle yapmadı. Bizim baskımız, söylemlerimiz, baskın çıkmamız üzerine, halk tarafından da baskı gelince bunları yaptı. Hazirana doğru atarsa, enflasyon her ay yükseliyor. Dolayısıyla yaptığı zamların bir anlamının kalmadığını herkes görecek. Bu sürece ya da bu anlayışa kendini hapseden birisinin seçimi kazanma şansı yoktur.