HaticeTopçu
Köşe Yazarı
HaticeTopçu
 

PANLANMIŞ GELECEK

Seçimin sonrası Millet İttifakı dağıldı. Ne getirdikleri bilinmeyen ve bilinmeyecek olan kücücük partiler alacaklarını alıp kenara çekildiler. Şimdi başka hesapların içindeler. Büyük ortağın da kurmayları ittifakın bittiği yönünde açıklamalarını yaptılar. Bu tabloda CHP kaybeden tarafın sorumlusu ilan edildi. Ben açıkçası Sayın Kılıçdaroğlu'nun çıkarak şöyle kapsamlı bir değerlendirme yapmasını bekledim. Kendi özeleştirisini de kapsayacak bir değerlendirme... Halen de beklemeyi sürdürüyorum. Belki yapacaktır, yapmalıdır da... Çünkü ona oy veren milyonlara karşı bunu yapmadığı taktirde sadece kendisine değil partisine karşı da derin bir güvensizlik oluşturmuş olacaktır. Kaldı ki CHP cumhuriyetimizin kurucu partisidir. Onun cumhuriyeti geleceğe taşıma misyonu vardır. Seçim sonrası kaybetmenin sorumlusu ilan edilen parti CHP'nin Genel Başkanı ve Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu'na karşı iki uç oluştu. Biri Kılıçdaroğlu'nu istifaya çağırıyor, diğeri onu göklere çıkarmayu sürdürüyor: "...sen başka ülkede olsaydın... Elinden geleni yaptın .. " gibi cümlerle başlayan övgüler. Asıl gerçek yıllara dağıtılmış planlı bir geleceğin içinde olduğumuzdur. Değiştirilen sistemin demokratik kanalları tıkanmıştır ve Kılıçdaroğlu'nun gitmesi veya kalması bir şeyi değiştirmeyecektir. Şimdi gelelim övgü sözlerine. "...sen başka ülkede olsaydın... Bu ülkeye fazlasın ...." örnekleri çoğaltabiliriz. Gerçek bu ülkede yaşadığımızdır. Bu ülkenin gerçeklerini, değişen dinamiklerini bilerek hareket etmek zorundayız. Aksi uzun yıllar daha aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemeyi sürdürürüz.
Ekleme Tarihi: 09 Haziran 2023 - Cuma
HaticeTopçu

PANLANMIŞ GELECEK

Seçimin sonrası Millet İttifakı dağıldı. Ne getirdikleri bilinmeyen ve bilinmeyecek olan kücücük partiler alacaklarını alıp kenara çekildiler. Şimdi başka hesapların içindeler. Büyük ortağın da kurmayları ittifakın bittiği yönünde açıklamalarını yaptılar. Bu tabloda CHP kaybeden tarafın sorumlusu ilan edildi. Ben açıkçası Sayın Kılıçdaroğlu'nun çıkarak şöyle kapsamlı bir değerlendirme yapmasını bekledim. Kendi özeleştirisini de kapsayacak bir değerlendirme... Halen de beklemeyi sürdürüyorum. Belki yapacaktır, yapmalıdır da... Çünkü ona oy veren milyonlara karşı bunu yapmadığı taktirde sadece kendisine değil partisine karşı da derin bir güvensizlik oluşturmuş olacaktır. Kaldı ki CHP cumhuriyetimizin kurucu partisidir. Onun cumhuriyeti geleceğe taşıma misyonu vardır.

Seçim sonrası kaybetmenin sorumlusu ilan edilen parti CHP'nin Genel Başkanı ve Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayı Kılıçdaroğlu'na karşı iki uç oluştu. Biri Kılıçdaroğlu'nu istifaya çağırıyor, diğeri onu göklere çıkarmayu sürdürüyor: "...sen başka ülkede olsaydın... Elinden geleni yaptın .. " gibi cümlerle başlayan övgüler.

Asıl gerçek yıllara dağıtılmış planlı bir geleceğin içinde olduğumuzdur. Değiştirilen sistemin demokratik kanalları tıkanmıştır ve Kılıçdaroğlu'nun gitmesi veya kalması bir şeyi değiştirmeyecektir.

Şimdi gelelim övgü sözlerine. "...sen başka ülkede olsaydın... Bu ülkeye fazlasın ...." örnekleri çoğaltabiliriz. Gerçek bu ülkede yaşadığımızdır. Bu ülkenin gerçeklerini, değişen dinamiklerini bilerek hareket etmek zorundayız. Aksi uzun yıllar daha aynı şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemeyi sürdürürüz.

Yazıya ifade bırak !