Büyük İskender Pers ordularını yenip İzmir'i (Smyrna) ele geçirdiğinde halk mutsuzdu.
Bugün Bayraklı denilen sulak alanda yaşayan Smyrna halkı depremler, seller, hatta tsunamiler nedeniyle korku içindeydi.
Büyük İskender bir gün avlanırken, Pagos Tepesi'nde(Kadifekale) uykuya daldı.
Rüyasına giren Nemesis, yeni İzmir kentini uyuduğu tepenin eteklerinde kurmasını istedi.
Ertesi gün dönemin kehanet merkezlerinden Klaros Apollonu'nun (Ahmetbeyli) kahinlerine rüyasını yorumlatan İskender şu yanıtı aldı.
"Kutsal Melez Çayı kenarındaki Pagos Tepesi eteklerinde yerleşecek İzmirliler, eskisinden dört kez daha mutlu olacaklardır.”
İskender hiç zaman kaybetmeden generallerinden Smyrna'nın Kadifekale'de yeniden inşa edilmesini ve halkın yeni kente yerleştirilmesini istedi.
Böylece İzmir kenti MÖ 4.yüzyılda Kadıfekale'ye taşındı.
Mitolojik bir hikaye bu ama içinde bazı önemli mesajlar olan bir söylence.
2.5 yıl önce İzmir ve çevresindeki depremde en büyük hasarın Bayraklı semtinde yaşandığını unutmamak gerek.
Nemesis mitolojide bir su perisi kılığında adalet, intikam ve denge tanrıçasıydı. Toplumda saygın bir yeri vardı.
Uzun zamandır sesi soluğu çıkmıyor.
Bu topraklara uğramayalı çok oldu.
Türkiye deprem felaketinden sonra şimdi de sel faciasıyla yasta.
Fay hatlarının üstüne, dere yataklarına kurulan kentlerimiz can çekişiyor.
İnsanlarımız ölüyor, yaralanıyor, kayboluyor.
Hastaneler, okullar, kamu binaları ya depremde, ya da selden kullanılamaz hale geliyor.
Halk mutsuz ve çaresiz.
Buna rağmen ülkeyi yönetenler ısrarla yeni kentleri yine aynı bölgelerde inşa etmeye çalışıyor.
İskender'in rüyasına giren Nemesis neredesin?
Uyan.
Uyan ve şu sarayda uyuyanların rüyasına gir artık.
İzmirliler İskender'in rüyasına girmeni sikkelerine basmıştı.
Sözümüz söz, sarayın rüyalarına gir banknotlara basalım.