Omuzdaşları Adına
Prof. Dr. Tolga Yarman
CHP Kurultay Onur Üyesi
Yukarıdaki başlıktan sonra, fazla bir şey dememe gerek yok, sanırım ...
Latife yapıyorum gerçi, şu ki, "durum" maalesef çok gergin, dolayısıyla çok ciddi...
Anketlere bakılırsa, resim, muhalefetin lehine görünüyor... Anketler gerçeği elbette yansıtmıyor olabilir.
Ancak, İstanbul Yerel Seçimi'nden ağzı yanan yığınlar, akıllarına, olmadık melaneti getirmekten geri durmayabiliyor...
Allah korusun, gayrı resmî örgütlü kişilerin sokağa çıkabileceğinden tutun da, bilmem ne zaman kaybolmuş, devlete ait silahların, kimlerin elinde meydana çıkabileceğine dair, çok çeşitli kurgular, hemen her yerde kaygılarla ifade ediliyor...
İktidar, şahsen gördüğüm, tırmalayıcı ve ayrıştırıcı dil kullanmaktan geri durmuyor...
Buna karşılık Muhalefet, "Allah'tan" diyeceğim, itidali ve suhuleti, elden bırakmıyor ve "elden sakın bırakmayın", diyor, etrafına...
Vicdanî olarak verilen bütün oylar azizdir... Fırıncım, Sevgili Mustafa, samimi bir iktidar yanlısı...
O'na, "Vicdanının sesinden başka hiç bir sese kulak verme, oyunun en önce bekçisi benim", diyorum...
Bunu herkesin; hangi yönde oy kullanırsa kullansın, yeter ki, vicdanıyla kullansın; her kime olursa olsun, söylemesi gerekir.
Bu çerçevede, baş görev siyasilere, giderek devlet görevlilerine düşüyor... Her devlet görevlisinin bir oyu elbette vardır ve bu oy çok saygıdeğerdir... Ancak "devlet görevlisi", parti görevlisi değildir... Parti kayırmaya teşebbüs eden, hele bunu yaparken tahrifata bulaşan devlet görevlisi, suç işler... Biliyorum, bu bilinç, taa çocukluğumdan beri, ne yazık ki hala daha, yerli yerine oturmuş değil...
Şu kadarını söyleyeceğim:
Ülke olarak, etrafımız, ateş çemberi...
Bizi istikrarsızlaştırmak için elden gelen yapılıyor...
Bu bir tarafa, istikrarsızlaşırsak, bunu ulusumuzun aleyhine ve topraklarımızı ihlal etmek pahasına, feci fırsatlara çevirmek üzere, ellerini ovuşturanlar sinmiş, beklemekteler...
Seçim sırasında olgun bir tavır sergilemek hepimizin görevi. Sakin ve kararlı olmalıyız... Milli iradenin, olduğu şekliyle teşekkül etmesine, elbirliğiyle omuz vermeliyiz... Kaybedecek olan da bizimdir, kazanacak olan da...
İktidar değişecekse, el sıkışarak değişmeli!..
Sürecekse, kimsenin içinde en küçük kuşku kalmadan, sürmeli!..
Seçim gecesi; namusumuzla ortaya çıkaracağımız sonuçlara sevinenlerin, "üzülenleri üzmeden", sevinçlerini içlerinde yaşamaları, bu topraklara en çok yakışacak, bilgelik olacaktır...
Bu çerçevede, seçim sürecinde, başta devlet görevlileri olmak üzere, istisnasız herkese, vicdanî ve namuslu davranmasını, öğütlüyorum!..