Sizden Gelenler
Köşe Yazarı
Sizden Gelenler
 

Jason Padgett’in Hikayesi Fraktal Geometri İle Değişti

Hastaneden çıkıp eve döndüğünde Jason Padgett dış dünyaya karşı büyük bir korku beslemeye başlamıştı. Bu nedenle, uzun süre kendini evde tecrit etti yani kimseyle görüşmeyi tercih etmedi. O, saldırı ardından girdiği depresyon ile boğuşurken aslında beyninde de ilginç değişimler gerçekleşti. Öncelikle görme yeteneğinde değişimler yaşamaya başladı. Jason artık her şeyi kesikli bir film izler gibi ve pikseller halinde görüyordu. Bunun ne demek olduğunu anlamaya çalışalım. Aslında bir film izlerken gerçekten de birbirinden bağımsız sabit resimler görürüz. Fakat insan beyni 1 saniye içerisinde 12’den fazla resmi gördüğünde bunları hareket halindeymiş gibi algılar. Ancak Jason uğradığı saldırı sonucu yaşadığı beyin sarsıntısının ardından bu resimleri hareketli olarak görememeye başlamıştı. Üstelik aynı sorun gerçek dünyada da devam etmişti. İlerleyen süreçte, gördüğü garip eğrileri daha iyi anlamak için internette araştırmalar yapmaya başladı. Sonunda matematikteki fraktal geometri ve Mandelbrot kümesi ile karşılaştı. Kendisini çok etkileyen bu çizimler devamında onun da kendi fraktallarını çizmesine olanak sağladı. Fraktal çizimleri zaman içinde onun gördüğü şeyleri dış dünyaya aktarabilmesinin bir yolu oldu. Bir gün profesyonel bir matematikçinin eline bu çizimlerin geçmesiyle de aslında bir satış elemanı olan Jason Padgett’in kariyeri değişti. Binlerce çember, fraktal, karelerin bölünmesi üzerine çizim gerçekleştirerek kendisini bu alanda neredeyse uzmanlaştırdı. Gördüğü tüm şekilleri küçük doğru parçaları ile birleştiren Jason, devamında matematikle ilgili çalışmalara da başladı. Ayrıca sayılar teorisi üzerine dersler aldı. Halen bir çok çizim gerçekleştiren Jason, matematik ve fizik üzerine çalışmalarına Amerika’da devam ediyor. Jason Padgett’in Dünyası Neden Geometrik Şekiller ve Grafiklerden Oluşuyordu? Kendisi de bu sorunun cevabını merak etti. Sonunda Miami Üniversitesi’nde bilişsel bir sinirbilimci olan Berit Brogaard ile iletişime geçti. Görüşmelerinin devamında Jason kendisinde sinestezi oluştuğunu anladı. Sinestezi, duyulardan yalnızca birini uyarması gereken bilginin birkaç duyuyu birden uyardığı nörolojik bir durumdur. Bu kişilerde duyular birbirine karışır, birleşir. Duyma, dokunma, tat alma, görme, işitme iç içedir. Bu duruma aynı zamanda birleşik duyu da denir. ( Daha detaylı bilgi için bu yazımıza göz atabilirsiniz: Sinestezi Nedir?) Nüfusun yaklaşık % 4’ünde gözlemlenen sinestezi doğuştan olabildiği gibi bir kafa travması sonrasında da gelişebiliyor. Jason Padgett durumu daha da iyi anlayabilmek için beyin taramaları yaptırdı. fMRI cihazı içindeyken ona matematiksel formüller gösterdiklerinde, beyninin belli bölümleri harekete geçiyordu. O sırada geometrik şekiller gördüğünü söylüyordu. Sonuçlar onun, beynin bilinçli erişime sahip olmadığımız kısımlarına erişebildiğini ve görsel korteksin beynin matematiksel işlemler ile ilgili bölümü ile birlikte çalıştığını ortaya koydu. Bu onun durumunun daha da özel olduğunu ortaya koyuyordu. Uzmanlar bu saldırı sırasında aldığı darbelerin beynin kortikal dokusunu etkilediğine karar verdi. Bu durum normalde uykuda olan matematik yeteneğini açığa çıkarmıştı.  Kazayla Gelen Deha Jason Padgett, sonradan kazanılmış savant sendromuna sahip olan dünyadaki 40 kişiden birisi. Bu durum matematik, sanat veya müzikte müthiş yeteneklerin beyin hasarı veya hastalığı sonrasında aniden ortaya çıkması ile gerçekleşiyor. Kazayla dahiye dönüşen Jason, tanıştığı bir fizikçinin teşvikiyle okula geri döndü, eğitimini tamamladı ve daha sonra hayat hikayesini Struck by Genius isimli kitapta kaleme aldı.Günümüzde Jason Padgett’ın dünyası asla sıkıcı değil. Onun hayalleri bile geometriden oluşuyor. Onu inceleyen doktorlardan biri şöyle demişti. “Eğer o özel bir beyne sahip olsaydı ve sonra bir sakatlık geçirseydi, bu çok büyük bir tesadüf olurdu. Büyük olasılıkla herkesin beyninde uykuda olan bir şeyler var.” Belki de bizlerin de içinde bir yerlerde keşfedilmeyi bekleyen ve henüz uykuda olan yerler vardır.Sibel Çağlar/ matematiksel.org ]]>
Ekleme Tarihi: 25 Haziran 2022 - Cumartesi
Sizden Gelenler

Jason Padgett’in Hikayesi Fraktal Geometri İle Değişti

Hastaneden çıkıp eve döndüğünde Jason Padgett dış dünyaya karşı büyük bir korku beslemeye başlamıştı. Bu nedenle, uzun süre kendini evde tecrit etti yani kimseyle görüşmeyi tercih etmedi. O, saldırı ardından girdiği depresyon ile boğuşurken aslında beyninde de ilginç değişimler gerçekleşti. Öncelikle görme yeteneğinde değişimler yaşamaya başladı.

Jason artık her şeyi kesikli bir film izler gibi ve pikseller halinde görüyordu. Bunun ne demek olduğunu anlamaya çalışalım. Aslında bir film izlerken gerçekten de birbirinden bağımsız sabit resimler görürüz. Fakat insan beyni 1 saniye içerisinde 12’den fazla resmi gördüğünde bunları hareket halindeymiş gibi algılar. Ancak Jason uğradığı saldırı sonucu yaşadığı beyin sarsıntısının ardından bu resimleri hareketli olarak görememeye başlamıştı. Üstelik aynı sorun gerçek dünyada da devam etmişti.

İlerleyen süreçte, gördüğü garip eğrileri daha iyi anlamak için internette araştırmalar yapmaya başladı. Sonunda matematikteki fraktal geometri ve Mandelbrot kümesi ile karşılaştı. Kendisini çok etkileyen bu çizimler devamında onun da kendi fraktallarını çizmesine olanak sağladı.

Fraktal çizimleri zaman içinde onun gördüğü şeyleri dış dünyaya aktarabilmesinin bir yolu oldu. Bir gün profesyonel bir matematikçinin eline bu çizimlerin geçmesiyle de aslında bir satış elemanı olan Jason Padgett’in kariyeri değişti. Binlerce çember, fraktal, karelerin bölünmesi üzerine çizim gerçekleştirerek kendisini bu alanda neredeyse uzmanlaştırdı. Gördüğü tüm şekilleri küçük doğru parçaları ile birleştiren Jason, devamında matematikle ilgili çalışmalara da başladı. Ayrıca sayılar teorisi üzerine dersler aldı. Halen bir çok çizim gerçekleştiren Jason, matematik ve fizik üzerine çalışmalarına Amerika’da devam ediyor.

Jason Padgett’in Dünyası Neden Geometrik Şekiller ve Grafiklerden Oluşuyordu?

Kendisi de bu sorunun cevabını merak etti. Sonunda Miami Üniversitesi’nde bilişsel bir sinirbilimci olan Berit Brogaard ile iletişime geçti. Görüşmelerinin devamında Jason kendisinde sinestezi oluştuğunu anladı. Sinestezi, duyulardan yalnızca birini uyarması gereken bilginin birkaç duyuyu birden uyardığı nörolojik bir durumdur. Bu kişilerde duyular birbirine karışır, birleşir. Duyma, dokunma, tat alma, görme, işitme iç içedir. Bu duruma aynı zamanda birleşik duyu da denir. ( Daha detaylı bilgi için bu yazımıza göz atabilirsiniz: Sinestezi Nedir?)

Nüfusun yaklaşık % 4’ünde gözlemlenen sinestezi doğuştan olabildiği gibi bir kafa travması sonrasında da gelişebiliyor. Jason Padgett durumu daha da iyi anlayabilmek için beyin taramaları yaptırdı. fMRI cihazı içindeyken ona matematiksel formüller gösterdiklerinde, beyninin belli bölümleri harekete geçiyordu. O sırada geometrik şekiller gördüğünü söylüyordu.

Sonuçlar onun, beynin bilinçli erişime sahip olmadığımız kısımlarına erişebildiğini ve görsel korteksin beynin matematiksel işlemler ile ilgili bölümü ile birlikte çalıştığını ortaya koydu. Bu onun durumunun daha da özel olduğunu ortaya koyuyordu. Uzmanlar bu saldırı sırasında aldığı darbelerin beynin kortikal dokusunu etkilediğine karar verdi. Bu durum normalde uykuda olan matematik yeteneğini açığa çıkarmıştı. 

Kazayla Gelen Deha

Jason Padgett, sonradan kazanılmış savant sendromuna sahip olan dünyadaki 40 kişiden birisi. Bu durum matematik, sanat veya müzikte müthiş yeteneklerin beyin hasarı veya hastalığı sonrasında aniden ortaya çıkması ile gerçekleşiyor. Kazayla dahiye dönüşen Jason, tanıştığı bir fizikçinin teşvikiyle okula geri döndü, eğitimini tamamladı ve daha sonra hayat hikayesini Struck by Genius isimli kitapta kaleme aldı.Günümüzde Jason Padgett’ın dünyası asla sıkıcı değil. Onun hayalleri bile geometriden oluşuyor. Onu inceleyen doktorlardan biri şöyle demişti. “Eğer o özel bir beyne sahip olsaydı ve sonra bir sakatlık geçirseydi, bu çok büyük bir tesadüf olurdu. Büyük olasılıkla herkesin beyninde uykuda olan bir şeyler var.” Belki de bizlerin de içinde bir yerlerde keşfedilmeyi bekleyen ve henüz uykuda olan yerler vardır.Sibel Çağlar/ matematiksel.org

]]>
Yazıya ifade bırak !

Diğer Yazıları

18
Mayıs
21
Ağustos
28
Haziran
23
Haziran
16
Haziran