Ekonomik Kurtuluş Savaşı diyoruz, üretim devrimi diyoruz,ekonomik zorlukları nedenlerini, sebeb ve sonuçlarını doğru tesbit etmek politika ve siyasetlerimizi bu esasa göre şekillendirmek ve mücadele etmek zorunluluğu önümüzde durmaktadır. Üretim devrimimizin önündeki aşmamız gereken engeller nelerdir? 1-FEODALİZM
2-BÜROKRATİK KAPİTALİZM 3-EMPERYALİZM.
Tek tek açalım bu maddeleri. Biz ülkemizin yapısını tanımlarken gelişmekte olan yarı feodal bir ülke olarak tanımlarız. Gerek bölgesel gerek yerelde feodalizm çağdaşlaşmamızın önündeki en büyük engeldir. Hala ağalık,beylik sistemi geçerliliğini korumaktadır.
Şeyhlik,şıhlık,tarikat gibi ortaçağ kalıntısı kurumlar bırakın küçülmeyi, yok olmayı daha bir güçlenip bir güç odağı olarak karşımıza çıkmakta. Kadına şiddetin,pozitif ayrımcılığın,küçük gelin olmanın esas sebebi feodalizm değilmidir. Toprak devrimi programını önceliğimize almadan, köylümüzü toprağa kavuşturmadan,tarlasını,hayvanını satmaktan vazgeçirmeden,milli devrimci politikalarımızın eserleri olan Devlet Üretme Çiftliklerini yeniden esas seçenek haline getirmeden,üretim kooperatiflerini önceliklemeyen, tarlaya atılacak tohumundan,gübresine,traktör ve diğer ekipmanları köylümüzün kullanımına tekrar kavuşturmadan,bankaya olan borçları,haciz ve icra işlemleri yapılandırılmadan hangi üretim devrimi başarı kazanabilir. Feodalizmin mezar kazıcısı KÖY ENSTİTÜLERİ tekrar kapılarını açmadan mücadele olmaz. Bürokratik kapitalizm diyoruz,liyakatsiz kadrolarla devlet yönetmeye çalışıyoruz,bir milli güreşçimizi bir bankanın yönetim kuruluna atamaktan hiç çekinmeden,sırf iktidara yakın diye bazı sözde bürokratları bir değil belki 5 yerden maaş alan asalaklar haline getirmekte hiç tereddüt etmiyoruz. Liyakatsız kadrolarla çalışıldığından makam aracı savurganlığından kağıt kalem israfına kadar çılgın bir savurganlık yaşamıyormuyuz? Devlet ihalelerinden,ormanlık alanlara, belediyelerin veya devletin imara açılacak arazilerine sadece ve sadece nasıl rant elde ederiz gözüyle bakılıyor olması bir gariplik değilmi? Devlet Yönetmenin büyük sorumluluğunu alacak konusunda uzman,sade ve alçakgönüllü hizmet ettiği halkına açık yüreklikle hesap verebilecek,hizmet edebilecek bürokratik kadrolarla ancak büyük dönüşümleri başarabiliriz. EMPERYALİZM ülkelerin,milletlerin ve halkların başdüşmanı. Uzun yıllardır gözlemliyorum PKK ve FETÖ gibi hainlerle başarılı bir mücadele uzun bir süredir devam etmekte. Bu hainlerin arkasındaki güç kim peki adını koymakta ne için zorlanıyoruz. PKK için ABD emperyalizmi benim Karagücüm diyor ancak bizler PKK yada FETÖ hainleriyle savaşırken özünde emperyalizm ile savaştığımızı hep yok sayarak,müttefikimiz söylemleri ile emperyalizme mücadelede zaaflar göstererek,ABD emperyalizminin saldırganlık örgütü NATO üyeliğinde ısrar ederek,emperyalizmin ülkemizdeki başta İncirlik üssü olmak üzere üslerini kapatmadan bağımsızlıkçı bir politika izlenebilirmi?
Emperyalizm ile yapılan tüm ticari,askeri ,kültürel,ekonomik ikili anlaşmalar gözden geçirilmeli,başta dolar saltanatının ykılması olmak üzere tüm emperyalist anlaşmalar ülkemiz yararına tekrar düzenlenmeli. Üretim ve kültür devrimi emperyalizmin tüm engel oluşlarına karşı başarı kazanabilmesinin tek koşulu cumhuriyet devrimi kanunlarının hayata geçirilmesi olacaktır.
Baş düşmanımız ABD emperyalizmidir,ittifaklarımız,siyaset ve politikalarımız bu temelde şekillenmek zorundadır. Atlantikçi cepheye karşı AVRASYA Cephesindeki onurlu yerimizi almak için MİLLİ DEMOKRATİK DEVRİMİMİZİ tamamlamak görevimizdir.
]]>