Suay Karaman
6 Mayıs Cuma günü İstanbul Anakent Belediyesi ve Deniz Gezmiş Bağımsızlık ve Özgürlük Vakfı tarafından düzenlenen Deniz Gezmiş ve Arkadaşlarının idamlarının 50. yılı anma etkinliğinde İstanbul Anakent Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu da konuştu. Ekrem İmamoğlu, Karadeniz gezisinde bazı gazetecilerle olan fotoğrafı hakkındaki eleştiriler için; “Bu kardeşiniz için vız gelir tırıs gider. Hiç umurumda değil” dedi. Gelen tepkiler üzerine ertesi gün kıyısından, köşesinden zoraki bir özür diledi ama ne fayda?
Kültür ve birikim sadece okumakla, üniversite bitirmekle olmuyor. Kişinin aldığı eğitimin üzerine kendisinden de bir şeyler koyması gerekiyor. Bu olmayınca ve makamlarla kişiliği özdeşleştirince, güç zehirlenmesi başlıyor; ardından yanlış adımlar, yanlış sözler sarf edilebiliyor. Böyle olunca “devlet adamı” dediğimiz kişileri her gün arar duruma gelmekteyiz.
İstanbul Anakent Belediye Başkanı’nın görev yeri doğal olarak seçildiği kenttir. Ama sık sık başka kentlere geziler düzenlemekte ve miting yapmaktadır. Geçtiğimiz bayram süresinde Doğu Karadeniz bölgesine düzenlediği gezi ve mitinglere yandaş gazetecileri götürmesi tepki çekti. İçlerinde en çok tepki verilen isim ise Nagehan Alçı idi.
Eşsiz liderimiz Atatürk’e ‘diktatör’ diyen, ‘maço’ diyen, Türk Ordusuna kurulan Ergenekon, Balyoz gibi kumpasların ateşli savunucusu, zehirli fikirleriyle toplumsal felaketlerin tetikçisi Nagehan Alçı’nın her yanı gazeteci olsa bile, Ekrem İmamoğlu’nun otobüsünde yeri olmamalıydı. “Bizim askerlerin eşleri ve sevgilileri de Güneydoğu’daki gaziler için maarif takvimine soyunsun!” diyen Nagihan Alçı mı gazeteci? “Kürdistan yollarında Habur’dayım” diyen Nagehan Alçı mı gazeteci? Gazeteci görünümlü iftiracıdır, kumpasçıdır ve yalancıdır.
Nagehan Alçı ve benzerlerinin birçok vatanseverin haksız tutuklanmalarına, yaşamlarını yitirmelerine neden olduğu bilinmiyor mu? Siyasi iktidarın bütün hukuk dışı tutum ve davranışlarına destek verdikleri yeterince anlaşılmadı mı? Bunların tetikçilik yaptıkları, kışkırtıcı (provokatör) oldukları belli değil mi?
Nagehan Alçı'nın, Ekrem İmamoğlu'nun otobüsünde yer almasına yönelik eleştiriler için belediyenin danışmanı; “Biz bu tartışmaları önemsemiyoruz. Bu eleştiriler 200-300 kişinin kendi arasındaki yorumları, eleştirileridir. Biz bunu önemsemiyoruz. Nagehan Alçı o bölgede çok seviliyor. Biz fotoğrafın bütününe bakıyoruz” açıklamasıyla yanıt verdi. Yaptığı bu açıklamaya belediye danışmanının kendisi bile inanmamıştır ama dalkavukluk bunu gerektirmektedir ve böyle danışmanlarla doğruyu bulmak çok zordur.
Nagehan Alçı ve benzerleri zaten siyasi iktidar tarafından sevilmekte ve başköşede ağırlanmaktadırlar. Eğer muhalefet de bu yola devam edecekse, o zaman değişime gerek yoktur. Toplum 20 yıldır böyle insanlar nedeniyle gün yüzü görememektedir.
9 Eylül 2021 tarihinde CHP’nin 98. kuruluş yıldönümü için hazırlanan videoda başrolde Nagehan Alçı vardı. 18 Kasım 2021 tarihinde katıldığı bir televizyon programında Kemal KIlıçdaroğlu için ”CHP tarihinde devrim yapan bir siyasetçi olduğunuzu düşünüyorum” diyen Nagehan Alçı idi. 28 Şubat 2022 tarihinde Bilkent Otel’de Altılı Ganyan açıklaması yapılırken en önde yine Nagehan Alçı vardı. Ortaya kötü bir proje daha konulmaktadır: Alçı ve benzerlerinin CHP listelerinden milletvekili yapılması için ortam yaratılmaktadır.
ANAP kökeninden gelen, F tipi Samanyolu televizyonunda yorum yapan Ekrem İmamoğlu, Adnan Menderes ile Turgut Özal’a övgü düzmekte, “Apo’nun heykelini dikeceğiz” diyen Selahattin Demirtaş’ın çizgisini beğenmektedir. İstanbul Anakent Belediye Başkan adayı olarak açıklanmasından bir hafta sonra 25 Aralık 2018 tarihinde ilk ziyaretini Fener Rum Ortodoks Patriği’ne yapmıştı. 27 Haziran 2019 tarihinde laik devletin belediye başkanlığı görevine makam odasında toplu dua ile başlamakta sakınca görmemektedir. 2019 Eylül başında beşli çeteden Cengiz Holding’e ziyaret yapmıştır. 14 Kasım 2019 tarihinde İngiliz derin devletinin proje ofisi olan Chatham House (Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü) ziyareti ile kendisini onlara tanıtmıştır. İngiltere elçileri ile yakın ilişkilerini sürdürmektedir. ABD’nin yeni Türkiye Büyükelçisi, Ankara’da CHP genel başkanını ziyaret etmeden önce İstanbul’a gidip İmamoğlu ile görüşmüştür. Bütün bunlardan sonra Atatürkçü olduğunu söylemek inandırıcı değildir.
Bu ve benzer durumlar düşünüldüğünde, ortada Atatürk ilke ve devrimlerini özümseyen bir kişilik yoktur. Cumhuriyet projesi olmayanlar, dış güçlerin projesidir, Atatürk Cumhuriyeti’nin temel ilkesi tam bağımsızlık ve emperyalizm karşıtlığında dik duramazlar. Ekrem İmamoğlu’nun getirilişi ile Tayyip Erdoğan’ın getirilişi birbirine benzemektedir. Böyle kişilikler ulusalcılara, gerçek Atatürkçülere vız gelir, tırıs gider.
Azim ve Karar
]]>