Beş Yıllık Planlar
Beş Yıllık Planlar
[caption id="attachment_25625" align="alignnone" width="120"] Yakup Çelik[/caption]
Hani biliriz yaşadığımız semtin hırsızları olur, ve giyimleriyle, kuşamlarıyla, tavırlarıyla kendilerini belli ederler. Yakalandıklarında ise, ilk söyledikleri şey, mecbur kaldım yoksa çalarmıydım diye kendilerini madur duruma sokmaya çalışırlar.
Ehh iste şimdi bizim semt bunları arar oldu.
Nedenmi?
Bir gün bizim semte gravatlı insanlar geldi ve biz sizleri bu hırsızlardan koruyacağız, bir daha asla buna müsaade etmeyeceğiz diyip "koltuklarına" oturdular.
Fakat bu enteresan kişilerin kendilerinde bir gariplik olduğunu sezinleyerek, semtimizdeki bazı insanlara, bunlar tekin kişilere benzemiyorlar diye, sıkça telkinlerde bulundum.
Bu telkini dinleyenlerden bazıları, bir süre sonra onlar gibi tavırlar sergileyip, ve yaşam koşulları da onlarınkine benzemeye başlamıştı.
Bu kişiler akşamları lüx mekanlarda masa başı içkili mezeli toplantılar yapar, derin sohbetler edip sonrada oradan dağılırlardı.
Ertesi gün semtimizde birisinin cüzdanı boşaltılmışsa hemen fişlenmiş günah keçileri olan bilindik hırsızlar suçlanır, ve bu sayede kendileri de bu işten kahraman olarak kârlı çıkarlardı.
Oysa eski bilindik hırsızların servetlerinde hiçbir artış olmamasının yanı sıra, birer, birer gelerek, onlarda cüzdanlarındaki paranın çalındığını iddia etmeye başlamışlardı.
Durum bir hayli ciddiydi, çünkü bunu yapabilecek kabiliyette bir hırsızın olsa olsa hırsızların piri olabileceği düşünülmeye başlanılmıştı.
Neyse ki şüphelerim yavaş yavaş meyvesini vermeye başlamış, hayat tecrübemle durumu çözmeye başlamıştım.
Bir zaman sonra, ben bunların semtimize geldiklerinden bu yana geçen süre içerisinde, semtte yaşayanların daha madur olduğunu ve bu durumun sorunlarının da bunlar olduğunu insanlara anlatmaya başlamıştım.
Benim kendileri hakkında söylemiş olduğum sözleri duyan, bu gravatlı hırsız çetesi, hemen beni hedef alarak çalıştığım işyerinden gerekçesiz işten çıkarılmamı sağlamışlardı. Akıllarınca beni mağdur edip rövanş aldıklarını düşünür olmuşlardı.
Oysa dürüst bir madur, zengin bir hırsızdan çok daha şerefli bir hayat süreceğinin bilincinde olduğumu hesaba katmamışlardı.
Bu durum beni ve benim yakın tanıyanları başka bir boyuta taşımış, ve aynı zamanda farklı tedbirler almaya itmişti.
Zaman daralıyor, haklarında söylentiler ve kanıt niteliğindeki belgeler hızla çoğalıyordu.
Bu arada bu gravatlı çetenin kendi cephelerinde işler karışmaya başlamış, semtin her köşesinde konuşulur duruma gelmişlerdi.
Ben ve arkadaşlarım bu durumu hızla semtin sakinlerine anlatmaya çalışırken, yerel basında bu durumu manşetlerine taşımaya başlamışlardı.
Artık her yaptıkları semte bir zarara yol açtığının bilincine varan insanlar, bunların bir an evvel gitmelerini istiyorlardı.
Nihayet bunların ipliği pazara çıkmış tedirginlikleri de yüzlerinden okunur hale gelmişti.
Bu arada yanlarında yörelerinde çöreklenen ve atılan kırıntılarla beslenen bir güruh, bizim bu duruma olan müdahelelerimizden çok rahatsızlık duyuyorlardı.
Artık tek dertleri bu hırsız çeteleriyle adlarının anılmasını istemiyor oluşlarıydı.
Fakat ateş bacayı sarmış, çok kez kirli paraya elleri değmiş ve toplum tarafından onlarda bilinir hale gelmişti.
Şimdilerde itibar sorununu dert etmeden, olan oldu artık düşüncesini ön planda tutan bu hırsız çetesi, akıyorken dolduralım pervazsızlığına devam etmektedir
Şimdi baş'a dönerek sizinle şöyle bir analiz yapalım mı ne dersiniz.?
Geçmişinde bu semte bir gün dahi emeği geçmemiş malum çeteye kimler arka vermiş ve buraya göndermiş olabilir..?
Tabiki ilk beş yıl planlarını yapıp, ikinci beş yıl içinde plan yapanlar olduğu kaçınılmaz bir gerçektir.
Sevgili okuyucularım biliyorum, pür dikkat içerisinde bu semti merak ediyorsunuz, fakat bu konuda sizlere net birşey söyleyemem, ancak sizlere son olarak Maltepe'den sevgilerimi selamlarımı yollayabilirim.
Yakup ÇELİK
24 nisan 2021/ özgür ifade
]]>
Yakup Çelik[/caption]
Hani biliriz yaşadığımız semtin hırsızları olur, ve giyimleriyle, kuşamlarıyla, tavırlarıyla kendilerini belli ederler. Yakalandıklarında ise, ilk söyledikleri şey, mecbur kaldım yoksa çalarmıydım diye kendilerini madur duruma sokmaya çalışırlar.
Ehh iste şimdi bizim semt bunları arar oldu.
Nedenmi?
Bir gün bizim semte gravatlı insanlar geldi ve biz sizleri bu hırsızlardan koruyacağız, bir daha asla buna müsaade etmeyeceğiz diyip "koltuklarına" oturdular.
Fakat bu enteresan kişilerin kendilerinde bir gariplik olduğunu sezinleyerek, semtimizdeki bazı insanlara, bunlar tekin kişilere benzemiyorlar diye, sıkça telkinlerde bulundum.
Bu telkini dinleyenlerden bazıları, bir süre sonra onlar gibi tavırlar sergileyip, ve yaşam koşulları da onlarınkine benzemeye başlamıştı.
Bu kişiler akşamları lüx mekanlarda masa başı içkili mezeli toplantılar yapar, derin sohbetler edip sonrada oradan dağılırlardı.
Ertesi gün semtimizde birisinin cüzdanı boşaltılmışsa hemen fişlenmiş günah keçileri olan bilindik hırsızlar suçlanır, ve bu sayede kendileri de bu işten kahraman olarak kârlı çıkarlardı.
Oysa eski bilindik hırsızların servetlerinde hiçbir artış olmamasının yanı sıra, birer, birer gelerek, onlarda cüzdanlarındaki paranın çalındığını iddia etmeye başlamışlardı.
Durum bir hayli ciddiydi, çünkü bunu yapabilecek kabiliyette bir hırsızın olsa olsa hırsızların piri olabileceği düşünülmeye başlanılmıştı.
Neyse ki şüphelerim yavaş yavaş meyvesini vermeye başlamış, hayat tecrübemle durumu çözmeye başlamıştım.
Bir zaman sonra, ben bunların semtimize geldiklerinden bu yana geçen süre içerisinde, semtte yaşayanların daha madur olduğunu ve bu durumun sorunlarının da bunlar olduğunu insanlara anlatmaya başlamıştım.
Benim kendileri hakkında söylemiş olduğum sözleri duyan, bu gravatlı hırsız çetesi, hemen beni hedef alarak çalıştığım işyerinden gerekçesiz işten çıkarılmamı sağlamışlardı. Akıllarınca beni mağdur edip rövanş aldıklarını düşünür olmuşlardı.
Oysa dürüst bir madur, zengin bir hırsızdan çok daha şerefli bir hayat süreceğinin bilincinde olduğumu hesaba katmamışlardı.
Bu durum beni ve benim yakın tanıyanları başka bir boyuta taşımış, ve aynı zamanda farklı tedbirler almaya itmişti.
Zaman daralıyor, haklarında söylentiler ve kanıt niteliğindeki belgeler hızla çoğalıyordu.
Bu arada bu gravatlı çetenin kendi cephelerinde işler karışmaya başlamış, semtin her köşesinde konuşulur duruma gelmişlerdi.
Ben ve arkadaşlarım bu durumu hızla semtin sakinlerine anlatmaya çalışırken, yerel basında bu durumu manşetlerine taşımaya başlamışlardı.
Artık her yaptıkları semte bir zarara yol açtığının bilincine varan insanlar, bunların bir an evvel gitmelerini istiyorlardı.
Nihayet bunların ipliği pazara çıkmış tedirginlikleri de yüzlerinden okunur hale gelmişti.
Bu arada yanlarında yörelerinde çöreklenen ve atılan kırıntılarla beslenen bir güruh, bizim bu duruma olan müdahelelerimizden çok rahatsızlık duyuyorlardı.
Artık tek dertleri bu hırsız çeteleriyle adlarının anılmasını istemiyor oluşlarıydı.
Fakat ateş bacayı sarmış, çok kez kirli paraya elleri değmiş ve toplum tarafından onlarda bilinir hale gelmişti.
Şimdilerde itibar sorununu dert etmeden, olan oldu artık düşüncesini ön planda tutan bu hırsız çetesi, akıyorken dolduralım pervazsızlığına devam etmektedir
Şimdi baş'a dönerek sizinle şöyle bir analiz yapalım mı ne dersiniz.?
Geçmişinde bu semte bir gün dahi emeği geçmemiş malum çeteye kimler arka vermiş ve buraya göndermiş olabilir..?
Tabiki ilk beş yıl planlarını yapıp, ikinci beş yıl içinde plan yapanlar olduğu kaçınılmaz bir gerçektir.
Sevgili okuyucularım biliyorum, pür dikkat içerisinde bu semti merak ediyorsunuz, fakat bu konuda sizlere net birşey söyleyemem, ancak sizlere son olarak Maltepe'den sevgilerimi selamlarımı yollayabilirim.
Yakup ÇELİK
24 nisan 2021/ özgür ifade
]]>