Hani yazmasam olmazdı dersiniz ya bazen, bu yazı işte öyle birşey.
Şehir hastaneleri gerekli mi, başka ülkeler terketti vb konularda eleştiri haklarım saklı kalarak, yaşadığım olumlu/ olumsuz bazı tespitlerimi paylaşmak isterim. Umarım dikkate alınır.
1.Kesinlikle çok temiz ve üst seviye teknolojik donanıma sahipler.
2.Ulaşım için BB- Büyükşehir Belediyeleri tüm imkanlarını seferber etmiş. Metro hatları biten ve inşaat halinde olanlar var. Genelde şehir dışında oldukları için metro önemli. Batılı bakışla önce ulaşım ve sosyal olanaklar dikkate alınması gerekse de bizde istim arkadan geliyor.
3.Şehir Hastanesi mi yoksa Şehir gibi Hastane mi daha doğru olurdu!!
Bursa Şehir Hastahanesinde Poliklinik bloğu giriş katı tamamıyla, birinci katı ise kısmen, bildiğiniz AVM gibi.! Çiçekçi, oyuncakçı, kafe, tatlıcı, migros, güzellik salonu vb 08.00- 22.00 arası açık her tür mağaza var. Dışarıda ayrıca 7/24 açık lokanta- kafeler var.
Tahmin edin NE YOK!
ECZANE
Koskoca hastanede eczane açacak yer bulamamışlar. Gece yarısı birşey lazım olsa ve aracın yoksa, toplu taşım 24.00'de sona erdiği için taksi tutup nöbetçi eczane aramanız lazım. Telefon No. bulursanız siparişi getiriyor dediler. Denemedim.
Hastane içinde ECZANE açmak daha doğru ve mantıklı bir yol değil mi?
4.Ameliyat öncesi tetkikler yapıldı. Anestezi tarafından yönlendirildiğim bazı Dr lar reçete yazdı. Armutlu'ya geri dönüş için geldiğim otogar ve civarındaki İKEA ile AVM'de de eczane yok.
Günlük 1 milyon kişinin girip çıktığı BURSA BB Burulaş şirketinin işlettiği devasa otogarda sağlık ünitesi ve ambulans da olmadığını öğreniyorum şaşırarak..! Sakın yolcu ve şoförler dahil kimse hastalanmasın. Hiç şansları yok. Şehir hastanesi çevre yolundan 30 dk uzaklıkta.
Sonuç; Armutlu'daki eczane de bazı ilaçlar yok deyince 2 gün sonra tedavim başladı.
5.Şehir dışından gelen tek hasta ben değildim. Bandırma- İnegöl- Mustafa Kemalpaşa- İznik- Yalova vb çevre il-ilçelerden gelen hasta ve yakınları ertesi güne kaldılarsa yandı..! Araçlarında veya bu modern hastanenin giriş katındaki AVM boşluğundaki oturma koltuklarında şanslı olanlar uzanarak, diğerleri sandalye üzerinde sabahlamak zorunda. Çoluk- çocuk/ genç- yaşlı manzarayı etkili yetkili birilerinin görmesi lazım. Anlatmakla olmaz!!!
Söyle bir araştırma yaptım, Kayseri ile Kahramanmaraş Şehir Hastahanesinde 16- 18 odalı misafirhaneler var. Açılan 26 hastane içinde sadece ikisinde.!!
Galiba ilgili ve ilgisiz BB Başkanlarının hizmet sunma farkı burada ortaya çıkıyor.
6.Nükleer tıp servisi böbrek sintigrafisi çekimi yaptı. Radyoaktif yükleniyorsunuz.
Çıkarken bir kağıt elimize tutuşturdular. "24 saat boyunca yaşlı- hamile- riskli kimse ile temas etmeyin" yazıyor.
Tamam da aracı olmayan ne yapacak? Bir hasta İznik'ten gelmiş. Acele son otobüse yetişmem lazım deyip toplu taşıma binerek otogara gitti. Toplu taşım ve İznik otobüsünde hamile varsa sorumlusu kim?!
Kadın ve erkek hastalar için karantina odası neden yok?
Yer mi bulunamadı koca hastanede?!
Benim de aracım yoktu. Ablam ve eniştemi dağ evine gönderip, taksi ile giderek geceyi evde geçirdim.
7.Her şehire 1 değil 10 Şehir Hastahanesi yapılsa, bu vb sorumsuzluklar devam ettiği sürece yetmez.
Gıda denetimi eksiklikleri ve yediğimiz GDO'su bozuk/ ilaçlı hayvansal ve tarımsal gıdalar yüzünden hastalıklar bitmez.
Sadece B Blokda 33, toplam 100 civarı ameliyathane var. Sabah 08.00 akşam 16.00- 17.00 dolu. Özel hastanelerin ameliyathanesi de dolu. Üstelik özelde artık 100.000 TL'den düşük ameliyat yok.
Dört (4) saat süren ameliyattan çıkmışım. Rekor miktarda böbreğimden taş çıkarılmış. Hala idrar normal nerginde değil. Ertesi günü sırada bekleyen çok hasta olduğu için, Bursa dışında yaşıyor olsam da doktorum taburcu etmek zorunda kaldı. Neredeyse koridorda operasyon yapılacak. Eşyalarımı toplayıp ayrıldım.
Kalacağım abla evi olmasa, misafirhane olmadığı için otelde kalacaktım. Ya da muhtemel bir komplikasyon tehlikesini göze alarak, yaralı böbrekle otobüse binip 2 saat yolculuk yaparak Armutlu'ya dönecektim.
Not; Bursa BB eski genel sekreteri değerli dostum Ulaş bey evde bakım hizmeti ekibini göndererek pansuman sorununu çözdü. Teşekkürler+
Belediyelerin çoğu, sağlık sorunu yaşayan ve yalnız yaşayan 65+ yaş almışlar için bu çok kıymetli hizmeti veriyor.
Yaşadıklarımdan örnekle şehir hastanelerinin durumunu, alışageldik tartışmalardan bağımsız olarak ortaya koymaya çalıştım. Belki sorunların çözümüne katkıda bulunur.
Keşke yıllarca kentlilere hizmet veren kent/ şehir içi hastanelerimiz kapanmayıp çok daha düşük bir yatırım bütçesiyle yatak kapasitesi ve donanım eksiklikleri giderilseydi.
Bu arada duyduk ki Rönesans Holding bünyesindeki 4 hastanenin işletmeciliği, Danimarka merkezli İSS firmasına devredilmiş. Yukarıda yazdığım eksiklikler, Danimarka'da bir hastanede olsa, İSS hizmet verebilir miydi? Bence ihbar eden olsa, ruhsatını bile iptal ederler.
Uluslararası firmalar Türkiye'de neden aynı standartları uygulamıyor?
Türkiye'de insan hayatı çok mu ucuz?
Önleyici sağlık önlemleri alınmadan bu işin içinden nasıl çıkacağız?
Musibetlerden ders almayı neden beceremiyoruz?
Yoksa radikal önlemler alınırsa hastalıkların azalıp, hastaneleri yapan şirketlerin MÜŞTERİLERİ!!! azalır ve gelir kaybı olur diye mi korkanlar sorumlu/ sorumsuzlar var..!!