Mehmet Ural
Köşe Yazarı
Mehmet Ural
 

Mavi Gözlüler Karadenizli Akrabalardır

Bütün mavi gözlü insanlar karadenizli bir ortak atayı paylaşıyor olabilme ihtimali tespit edildi. Mavi göz renklerini, 10.000 - 6.000 yıl önce Karadeniz civarında yaşamış tek bir Avrupalıda oluşan spesifik bir iris mutasyonuna borçlu olabilirler. İlginç olan ise Mavi gözlerde mavi pigment (renk maddesi) yoktur Aşağıdaki açıklamada da belirtildiği gibi göz renklerinde olduğu gibi mavi göz rengide melanin adı verilen pigment tarafından belirlenir. Melanin, cildimizin, gözlerimizin ve saçlarımızın rengini kontrol eden kahverengi bir pigmenttir. Gözlerimizin rengi, iriste ne kadar melanin yoğunluğu bulunduğuna bağlıdır. Gözde sadece kahverengi pigment bulunur – ela, yeşil veya mavi pigment yoktur. Kahverengi gözler iris içinde en yüksek melanin oranına sahiptir buna karşın mavi gözlerde melanin oranı çok azdır. Konu ile ilgili olarak Kopenhag Üniversitesi'ndeki bir ekip, 6-10.000 yıl önce meydana gelen ve bugün gezegende yaşayan tüm mavi gözlü insanların göz rengine neden olan bir genetik mutasyonun izini sürdü. "Başlangıçta hepimizin kahverengi tonlarda gözleri vardı" bu göz renkleri . kromozomlarımızdaki OCA2 geni tarafından belirlenmektedir. Fakat göz rengini etkileyen bir genetik mutasyon, kelimenin tam anlamıyla kahverengi göz üretme yeteneğini "kapatan" bir "anahtar" yaratılmasıyla sonuçlandı." Konu üzerine genel kültür bilgisi. * İlginç olan ise Mavi gözlerde mavi pigment yoktur Yukarıda da belirtildiği gibi göz renklerinde olduğu gibi mavi göz rengide melanin adı verilen pigment tarafından belirlenir. Melanin, cildimizin, gözlerimizin ve saçlarımızın rengini kontrol eden kahverengi bir pigmenttir. Gözlerimizin rengi, iriste ne kadar melanin yogunluğu bulunduğuna bağlıdır. Gözde sadece kahverengi pigment bulunur – ela, yeşil veya mavi pigment yoktur. Kahverengi gözler iris içinde en yüksek melanin oranına sahiptir buna karşın mavi gözlerde melanin oranı çok azdır. * Bu nedenle aslında çocuğunuzun gözlerinin rengini kesin olarak tahmin edemezsiniz, ancak genetik olasılık dahilinde ihtimalleri bilebiliriz. hele ki tonlama ve koyuluk konusunda bu durum daha karmaşıktır. Bir zamanlar, mavi gözler de dahil olmak üzere, göz renginin basit bir genetik özellik olduğuna ve bu nedenle ebeveynlerinin gözlerinin rengini ve belki de büyükanne ve büyükbabaların gözlerinin rengini biliyorsanız bir çocuğun göz rengini tahmin edebileceğinize inanılıyordu. Ancak genetikçiler artık göz renginin, bir zamanlar düşündüğünüz gibi bir veya iki genden değil, 16 farklı genden etkilendiğini biliyorlar. Ayrıca, irisin anatomik yapısı da göz rengini bir dereceye kadar etkileyebilmektedir. Dolayısıyla, çocuklarınızın renkli gözlere sahip olup olmayacağından emin olmanız imkansızdır. Sizin ve eşinizin mavi gözleri olsa bile bu, çocuğunuzun gözlerinin de mavi olacağını garanti etmediği gibi, eşlerin kahve renkli gözlü olmaları çocuğun renkli gözlü olmayacağı anlamına gelmez. * Ayrıca: Doğumda mavi olan gözler yaşam boyunca gözlerin mavi olacağı anlamına da gelmez İnsan gözü, doğum anında tam yetişkin pigment miktarına sahip değildir. Bu nedenle, birçok bebeğin gözleri mavidir, ancak göz erken çocukluk döneminde geliştikçe ve iriste daha fazla melanin üretildikçe göz rengi değişir. Dolayısıyla çocuğunuz "bebeklikteki mavi" göz rengini değişmeye başlarsa ve göz rengi de büyüdükçe yeşil, ela veya kahverengine dönerse şaşırmayın. Çocuklarda göz renginin kesin hali yaklaşık 6.aydan itibaren netleşir ve sabit hale gelir. * Bir de Mavi gözlerle bağlı riskler vardır. Gözün irisindeki melanin pigmenti, gözün retinasının güneş ışınlarından gelen UV ışınlarından ve yüksek enerjili görünür ("mavi”) ışıktan" ve bu ışınların yapay kaynaklarına karşı gözde oluşabilecek hasardan korunmasına yardımcı olur. Mavi gözler yeşil, ela veya kahverengi gözlerden daha az melanin içerdiği için UV ve mavi ışıktan zarar görmeye karşı daha duyarlı olabilir. Göz rengi ve göz hastalıkları arasındaki bağlantılarla ilgili olarak, araştırmalar daha koyu iris renginin mavi gözlere kıyasla katarakt riskinde artış ve oküler uveal melanom (bir göz kanseri türü) riskinde azalma ile ilişkili olduğunu göstermiştir. Fakat yayınlanan çalışmalar üzerinde gerçekleştirilen aynı analizde, göz rengiyle yaşa bağlı makula dejenerasyonu (YBMD) riskindeki artış ile arasında herhangi bir ilişki doğrulanamamıştır. Yine de, mavi göz rengine sahip birçok insan ışığa karşı duyarlı olduğu ve UV ışınlarının retinalarına zarar verme riski daha yüksek olduğu için, çoğu göz doktoru mavi gözlü insanların güneş ışığına maruz kalmama konusunda daha dikkatli olmalarını önermektedir. UV ve mavi ışıktan kaynaklanan göz hasarı, ömür boyu bu ışınlara maruz kalmanızla ilişkili gibi göründüğü için UV'yi yüzde 100 ve mavi ışığı büyük oranda engelleyen bir güneş gözlüğü kullanımına çocukluk çağından itibaren mümkün olan en kısa sürede başlanmalıdır. Fotokromik gözlük camları, mavi gözleri UV ışınlarından korumanın bir başka mükemmel yoludur. Bu tür gözlük camları, hem içeride hem de dışarıda UV'yi yüzde 100 oranında engeller ve dışarıya çıktığınızda güneş ışığına tepki olarak otomatik olarak koyulaştırır, böylece yanınızda ayrı bir güneş gözlüğü taşımanıza gerek kalmaz. Ayrıca, fotokromik gözlük camlara yansıma önleyici (anti – refle) kaplama eklenmesi de, tüm aydınlatma koşullarında (gece sürüş dahil) size en iyi görüş performansı ve konforu sağlarken yansıma yapmayan camlarla mavi gözlerinizin görünürlüğünü belirgin hale getirir. Yansıma önleyici (anti – refle) kaplama, dikkat dağıtıcı yansımaları ortadan kaldırmak ve insanların gözlerinizin güzelliğini ve ifade gücünü görmelerini sağlamak için tek odaklı, bifokal ve progresif gözlük camları da dahil olmak üzere tüm gözlük camlarına uygulanabilir ve önerilir. Bunun dışında, günde birkaç saatinizi bilgisayar, akıllı telefon veya diğer dijital cihazların başında geçiriyorsanız, bu cihazları kullanırken gözlerinizi yüksek enerjili mavi ışıktan koruyan gözlükler takmak da koruyucu bir önlem olabilir. Bilgisayarlar ve akıllı telefonlardan kaynaklı mavi ışığa giderek artan maruziyet ile ilgili riskleri tam olarak öğrenmemiz yıllar alabilir, ancak gözleriniz renkli ise ve özellikle de maviyse, gözlerinizi bu cihazlardan korumak konusunda dikkatli olmanız koruyucu bir önlem olacaktır. Mavi gözler hakkında başka ilginç bir bilgi ise: Araştırmalar, mavi gözlere sahip olmanın, alkol kullanıyorsanız alkol bağımlılığı riskinizi artırabileceğini göstermektedir. Avrupalı Amerikalılar üzerinde gerçekleştirilen bir çalışmada, bu özelliklere sahip kişilerin, daha koyu göz rengine sahip eşleştirilmiş kontrollere kıyasla alkole bağımlı olma olasılıklarının yüzde 83'e kadar daha yüksek olduğu bulunmuştur. Konu ile ilgili bilimsel açıklamalar. Hepimiz ortaokuldan beri göz rengi kalıtımının monogenik olduğunu zannediyorduk ama gerçek hiç de böyle değil. Gözlerdeki pigment konsantrasyonunun çeşitliliği ve değişik dağılımları gösteriyor ki göz rengi kalıtımı bizim sandığımızdan çok daha karmaşık. Yapılan birçok araştırmanın gösterdiğine göre OCA2 geni insan göz renginin belirlenmesinde rol alan baş gendir. Bu gen, saç rengimizden ten rengimizin ne olacağına kadar söz sahibi olan melanin pigmentinin üretiminde rol oynayan P proteininin kodlanmasını sağlıyor. Kahverengiden yeşile, göz rengindeki çeşitliliklerin hepsi de iriste bulunan bu pigmentin miktarıyla açıklanabiliyorken, mavi gözlü insanlarda, gözlerindeki melanin miktarı çok az bir değişime sebep olabiliyor. “Aslında, hepimiz kahverengi göze sahiptik” diyor Kopenhag Üniversitesi’nden Profesör Hans Eiberg. Fakat OCA2 genini etkileyen genetik bir mutasyon kahverengi göz oluşturma yetisinde bir değişimle sonuçlandı. Araştırma Danimarka, Türkiye ve Ürdün’deki aileler üzerinde yapıldı ve OCA2 genine bitişik HERC2 geninde tek bir nükleotitin başka bir nükleotite dönüşmesini ifade eden SNP’lerden 2 tane keşfedildi: rs12913832 ve rs1129038. HERC2 genindeki bu SNP’ler OCA2 genini tamamen işlevsiz hale getirmiyor. Bunun yerine onun görevini yapmasını kısıtlayıp, iristeki melanin üretimini azaltıyor ve böylece bir bakıma kahverengi gözü mavi göze seyreltiyor. Bu sebeple HERC2 genindeki bu değişim, OCA2 geni üzerinde son derece spesifik bir etkiye sahiptir. Eğer OCA2 geni tamamen işlevsiz hale gelseydi, saç, göz ve tende melanin üretimi tamamen dururdu. Bu ise albinizme, yani deri, kıllar ve gözlerin ak renkli olması durumuna sebep olurdu. Unutmayın Karadeniz sadece Türkiye tarafından çevrelenmemiştir. Kafkasya, Gürcistan, Romanya, Rusya ve Batı Asya da bulunur. Eiberg ve ekibi, Türkiye, Ürdün ve Danimarka’da mavi göze ait bireylerin mitokondriyal DNA’larını inceledi. Normal süreçte, nesiller boyunca atalarımızdan gelen DNA dizileri karışır. Böylece bireyler birbirinden farklı DNA sekanslarına sahip olurlar. Değişmeden kalmış olan DNA dizilerine ise haplotip denir. Eğer ki bireyler değişmeden kalmış uzun bir DNA dizisine sahiplerse, bu demek oluyor ki bu sekans, karışmak için yeterli zamanı bulamamış, yani diğerlerine kıyasla daha yakın zamanda ortaya çıkmıştır. “Danimarka’da incelenen bireyler, aynı Ürdün’de gözlenilenler gibi, aynı haplotipi taşıyorlar. Hepsi tam olarak aynı ve göz rengini maviye çeviren bir mutasyona sahipler.” diyor John Hawks verdiği bir röportaj sırasında. Eiberg de aynı sonucu ifade ediyor ve ekliyor: “İncelediğimiz 800 kişi arasından bu bulguya uymayan sadece tek bir kişi vardı, o da mavi renginin içinde kahverengi benekler olan bir göz rengine sahipti. Tüm bunlardan tüm mavi gözlü bireylerin tek bir ortak atası olduğu sonucuna vardık.” dedi. Yapılan son araştırmada, DNA'sı analiz edilen gönüllü mavi gözlü insanların %99,5'ine yakın bir kısmının göz rengini belirleyen aynı mutasyondan etkilendiği gözlemlenmiş. Bu yeni çalışma, HERC2 adlı gende oluşan mutasyonun OCA2 geninin ekspresyonunu inhibe ettiği (baskıladığı) ve böylece mavi gözlü bireylerin oluştuğunu gösteriyor. Göz rengindeki farklılıklar, iristeki melanin düzeyine bakılarak söylenebilir. Şu an eldeki en eski mavi gözlü insan fosili, 7.000 yıllık bir erkektir. Kendisi Batı İspanya'da deniz seviyesinin 1.500m üstündeki La Braña-Arintero mağarasında bulunmuştur. Bu yükseklik DNA'nın bakteriyel deformasyonunun azalması için de oldukça idealdir. Fosilin dişinde yapılan DNA analizleri sonucu iki kromozomda da HERC2 mutasyonuna sahip olduğu tespit edilmiştir. Bu fosilin mavi gözü, koyu saçı ve laktoz intoleransı olduğu düşünülüyor. Bu da hayvancılıkla uğraşmadığı ile ilgili bazı ipuçları veriyor. Yani ince bağırsağında laktozu parçalamaya yarayan laktaz adlı enzimi yeterince üretemiyordu. Bu yüzden süt ürünlerinden alınan laktoz kalın bağırsağa ilerliyor ve şişkinlik, ishal, mide spazmı gibi sorunlar ortaya çıkıyordu. Kahverengi gözün mavi göze dönüşmesi, üzerimizde olumlu veya olumsuz etkisi olan bir değişim değil. Saç rengi, çil, kellik gibi hayatta kalma şansımızı etkilemeyen mutasyonlardan biri. Profesör Eiberg bu konu hakkında şöyle diyor: “Bu basitçe gösteriyor ki, doğa durmaksızın insan genomunu değiştiriyor, insanların kromozomlarından genetik bir kokteyl oluşturuyor. Yani, insanlar arasında farklılıklar oluşturmak için sürekli çabalıyor.” Kaynaklar: Dergi Referansı : Hans Eiberg, Jesper Troelsen, Mette Nielsen, Annemette Mikkelsen, Jonas Mengel-From, Klaus W. Kjaer, Lars Hansen. Blue eye color in humans may be caused by a perfectly associated founder mutation in a regulatory element located within the HERC2 gene inhibiting OCA2 expression. Human Genetics, 2008; 123 (2): 177 https://link.springer.com/.../10.1007/s00439-007-0460-x... . Kopenhag Üniversitesi. “Blue-eyed humans have a single, common ancestor.” ScienceDaily. 31 Ocak 2008. www.sciencedaily.com/releases/2008/01/080130170343.htm . Jeanna Bryner (2008) “One common ancestor behind blue eyes” LiveScience. https://www.livescience.com/9578-common-ancestor-blue... . #kültürvemerak 22 Kasım ®️   |   İstanbul’un Siyasi Gazetesi ]]>
Ekleme Tarihi: 22 Kasım 2021 - Pazartesi
Mehmet Ural

Mavi Gözlüler Karadenizli Akrabalardır

Bütün mavi gözlü insanlar karadenizli bir ortak atayı paylaşıyor olabilme ihtimali tespit edildi.
Mavi göz renklerini, 10.000 - 6.000 yıl önce Karadeniz civarında yaşamış tek bir Avrupalıda oluşan spesifik bir iris mutasyonuna borçlu olabilirler.
İlginç olan ise Mavi gözlerde mavi pigment (renk maddesi) yoktur
Aşağıdaki açıklamada da belirtildiği gibi göz renklerinde olduğu gibi mavi göz rengide melanin adı verilen pigment tarafından belirlenir. Melanin, cildimizin, gözlerimizin ve saçlarımızın rengini kontrol eden kahverengi bir pigmenttir. Gözlerimizin rengi, iriste ne kadar melanin yoğunluğu bulunduğuna bağlıdır. Gözde sadece kahverengi pigment bulunur – ela, yeşil veya mavi pigment yoktur. Kahverengi gözler iris içinde en yüksek melanin oranına sahiptir buna karşın mavi gözlerde melanin oranı çok azdır.
Konu ile ilgili olarak Kopenhag Üniversitesi'ndeki bir ekip, 6-10.000 yıl önce meydana gelen ve bugün gezegende yaşayan tüm mavi gözlü insanların göz rengine neden olan bir genetik mutasyonun izini sürdü.
"Başlangıçta hepimizin kahverengi tonlarda gözleri vardı" bu göz renkleri . kromozomlarımızdaki OCA2 geni tarafından belirlenmektedir. Fakat göz rengini etkileyen bir genetik mutasyon, kelimenin tam anlamıyla kahverengi göz üretme yeteneğini "kapatan" bir "anahtar" yaratılmasıyla sonuçlandı."
Konu üzerine genel kültür bilgisi.
* İlginç olan ise Mavi gözlerde mavi pigment yoktur
Yukarıda da belirtildiği gibi göz renklerinde olduğu gibi mavi göz rengide melanin adı verilen pigment tarafından belirlenir. Melanin, cildimizin, gözlerimizin ve saçlarımızın rengini kontrol eden kahverengi bir pigmenttir. Gözlerimizin rengi, iriste ne kadar melanin yogunluğu bulunduğuna bağlıdır. Gözde sadece kahverengi pigment bulunur – ela, yeşil veya mavi pigment yoktur. Kahverengi gözler iris içinde en yüksek melanin oranına sahiptir buna karşın mavi gözlerde melanin oranı çok azdır.
* Bu nedenle aslında çocuğunuzun gözlerinin rengini kesin olarak tahmin edemezsiniz, ancak genetik olasılık dahilinde ihtimalleri bilebiliriz. hele ki tonlama ve koyuluk konusunda bu durum daha karmaşıktır.
Bir zamanlar, mavi gözler de dahil olmak üzere, göz renginin basit bir genetik özellik olduğuna ve bu nedenle ebeveynlerinin gözlerinin rengini ve belki de büyükanne ve büyükbabaların gözlerinin rengini biliyorsanız bir çocuğun göz rengini tahmin edebileceğinize inanılıyordu. Ancak genetikçiler artık göz renginin, bir zamanlar düşündüğünüz gibi bir veya iki genden değil, 16 farklı genden etkilendiğini biliyorlar. Ayrıca, irisin anatomik yapısı da göz rengini bir dereceye kadar etkileyebilmektedir. Dolayısıyla, çocuklarınızın renkli gözlere sahip olup olmayacağından emin olmanız imkansızdır. Sizin ve eşinizin mavi gözleri olsa bile bu, çocuğunuzun gözlerinin de mavi olacağını garanti etmediği gibi, eşlerin kahve renkli gözlü olmaları çocuğun renkli gözlü olmayacağı anlamına gelmez.
* Ayrıca: Doğumda mavi olan gözler yaşam boyunca gözlerin mavi olacağı anlamına da gelmez
İnsan gözü, doğum anında tam yetişkin pigment miktarına sahip değildir. Bu nedenle, birçok bebeğin gözleri mavidir, ancak göz erken çocukluk döneminde geliştikçe ve iriste daha fazla melanin üretildikçe göz rengi değişir. Dolayısıyla çocuğunuz "bebeklikteki mavi" göz rengini değişmeye başlarsa ve göz rengi de büyüdükçe yeşil, ela veya kahverengine dönerse şaşırmayın. Çocuklarda göz renginin kesin hali yaklaşık 6.aydan itibaren netleşir ve sabit hale gelir.
* Bir de Mavi gözlerle bağlı riskler vardır.
Gözün irisindeki melanin pigmenti, gözün retinasının güneş ışınlarından gelen UV ışınlarından ve yüksek enerjili görünür ("mavi”) ışıktan" ve bu ışınların yapay kaynaklarına karşı gözde oluşabilecek hasardan korunmasına yardımcı olur. Mavi gözler yeşil, ela veya kahverengi gözlerden daha az melanin içerdiği için UV ve mavi ışıktan zarar görmeye karşı daha duyarlı olabilir.
Göz rengi ve göz hastalıkları arasındaki bağlantılarla ilgili olarak, araştırmalar daha koyu iris renginin mavi gözlere kıyasla katarakt riskinde artış ve oküler uveal melanom (bir göz kanseri türü) riskinde azalma ile ilişkili olduğunu göstermiştir. Fakat yayınlanan çalışmalar üzerinde gerçekleştirilen aynı analizde, göz rengiyle yaşa bağlı makula dejenerasyonu (YBMD) riskindeki artış ile arasında herhangi bir ilişki doğrulanamamıştır.
Yine de, mavi göz rengine sahip birçok insan ışığa karşı duyarlı olduğu ve UV ışınlarının retinalarına zarar verme riski daha yüksek olduğu için, çoğu göz doktoru mavi gözlü insanların güneş ışığına maruz kalmama konusunda daha dikkatli olmalarını önermektedir. UV ve mavi ışıktan kaynaklanan göz hasarı, ömür boyu bu ışınlara maruz kalmanızla ilişkili gibi göründüğü için UV'yi yüzde 100 ve mavi ışığı büyük oranda engelleyen bir güneş gözlüğü kullanımına çocukluk çağından itibaren mümkün olan en kısa sürede başlanmalıdır. Fotokromik gözlük camları, mavi gözleri UV ışınlarından korumanın bir başka mükemmel yoludur. Bu tür gözlük camları, hem içeride hem de dışarıda UV'yi yüzde 100 oranında engeller ve dışarıya çıktığınızda güneş ışığına tepki olarak otomatik olarak koyulaştırır, böylece yanınızda ayrı bir güneş gözlüğü taşımanıza gerek kalmaz.
Ayrıca, fotokromik gözlük camlara yansıma önleyici (anti – refle) kaplama eklenmesi de, tüm aydınlatma koşullarında (gece sürüş dahil) size en iyi görüş performansı ve konforu sağlarken yansıma yapmayan camlarla mavi gözlerinizin görünürlüğünü belirgin hale getirir. Yansıma önleyici (anti – refle) kaplama, dikkat dağıtıcı yansımaları ortadan kaldırmak ve insanların gözlerinizin güzelliğini ve ifade gücünü görmelerini sağlamak için tek odaklı, bifokal ve progresif gözlük camları da dahil olmak üzere tüm gözlük camlarına uygulanabilir ve önerilir.
Bunun dışında, günde birkaç saatinizi bilgisayar, akıllı telefon veya diğer dijital cihazların başında geçiriyorsanız, bu cihazları kullanırken gözlerinizi yüksek enerjili mavi ışıktan koruyan gözlükler takmak da koruyucu bir önlem olabilir. Bilgisayarlar ve akıllı telefonlardan kaynaklı mavi ışığa giderek artan maruziyet ile ilgili riskleri tam olarak öğrenmemiz yıllar alabilir, ancak gözleriniz renkli ise ve özellikle de maviyse, gözlerinizi bu cihazlardan korumak konusunda dikkatli olmanız koruyucu bir önlem olacaktır. Mavi gözler hakkında başka ilginç bir bilgi ise: Araştırmalar, mavi gözlere sahip olmanın, alkol kullanıyorsanız alkol bağımlılığı riskinizi artırabileceğini göstermektedir. Avrupalı Amerikalılar üzerinde gerçekleştirilen bir çalışmada, bu özelliklere sahip kişilerin, daha koyu göz rengine sahip eşleştirilmiş kontrollere kıyasla alkole bağımlı olma olasılıklarının yüzde 83'e kadar daha yüksek olduğu bulunmuştur.
Konu ile ilgili bilimsel açıklamalar.
Hepimiz ortaokuldan beri göz rengi kalıtımının monogenik olduğunu zannediyorduk ama gerçek hiç de böyle değil. Gözlerdeki pigment konsantrasyonunun çeşitliliği ve değişik dağılımları gösteriyor ki göz rengi kalıtımı bizim sandığımızdan çok daha karmaşık.
Yapılan birçok araştırmanın gösterdiğine göre OCA2 geni insan göz renginin belirlenmesinde rol alan baş gendir. Bu gen, saç rengimizden ten rengimizin ne olacağına kadar söz sahibi olan melanin pigmentinin üretiminde rol oynayan P proteininin kodlanmasını sağlıyor. Kahverengiden yeşile, göz rengindeki çeşitliliklerin hepsi de iriste bulunan bu pigmentin miktarıyla açıklanabiliyorken, mavi gözlü insanlarda, gözlerindeki melanin miktarı çok az bir değişime sebep olabiliyor. “Aslında, hepimiz kahverengi göze sahiptik” diyor Kopenhag Üniversitesi’nden Profesör Hans Eiberg. Fakat OCA2 genini etkileyen genetik bir mutasyon kahverengi göz oluşturma yetisinde bir değişimle sonuçlandı.
Araştırma Danimarka, Türkiye ve Ürdün’deki aileler üzerinde yapıldı ve OCA2 genine bitişik HERC2 geninde tek bir nükleotitin başka bir nükleotite dönüşmesini ifade eden SNP’lerden 2 tane keşfedildi: rs12913832 ve rs1129038. HERC2 genindeki bu SNP’ler OCA2 genini tamamen işlevsiz hale getirmiyor. Bunun yerine onun görevini yapmasını kısıtlayıp, iristeki melanin üretimini azaltıyor ve böylece bir bakıma kahverengi gözü mavi göze seyreltiyor. Bu sebeple HERC2 genindeki bu değişim, OCA2 geni üzerinde son derece spesifik bir etkiye sahiptir. Eğer OCA2 geni tamamen işlevsiz hale gelseydi, saç, göz ve tende melanin üretimi tamamen dururdu. Bu ise albinizme, yani deri, kıllar ve gözlerin ak renkli olması durumuna sebep olurdu. Unutmayın Karadeniz sadece Türkiye tarafından çevrelenmemiştir. Kafkasya, Gürcistan, Romanya, Rusya ve Batı Asya da bulunur.
Eiberg ve ekibi, Türkiye, Ürdün ve Danimarka’da mavi göze ait bireylerin mitokondriyal DNA’larını inceledi. Normal süreçte, nesiller boyunca atalarımızdan gelen DNA dizileri karışır. Böylece bireyler birbirinden farklı DNA sekanslarına sahip olurlar. Değişmeden kalmış olan DNA dizilerine ise haplotip denir. Eğer ki bireyler değişmeden kalmış uzun bir DNA dizisine sahiplerse, bu demek oluyor ki bu sekans, karışmak için yeterli zamanı bulamamış, yani diğerlerine kıyasla daha yakın zamanda ortaya çıkmıştır. “Danimarka’da incelenen bireyler, aynı Ürdün’de gözlenilenler gibi, aynı haplotipi taşıyorlar. Hepsi tam olarak aynı ve göz rengini maviye çeviren bir mutasyona sahipler.” diyor John Hawks verdiği bir röportaj sırasında. Eiberg de aynı sonucu ifade ediyor ve ekliyor: “İncelediğimiz 800 kişi arasından bu bulguya uymayan sadece tek bir kişi vardı, o da mavi renginin içinde kahverengi benekler olan bir göz rengine sahipti. Tüm bunlardan tüm mavi gözlü bireylerin tek bir ortak atası olduğu sonucuna vardık.” dedi.
Yapılan son araştırmada, DNA'sı analiz edilen gönüllü mavi gözlü insanların %99,5'ine yakın bir kısmının göz rengini belirleyen aynı mutasyondan etkilendiği gözlemlenmiş. Bu yeni çalışma, HERC2 adlı gende oluşan mutasyonun OCA2 geninin ekspresyonunu inhibe ettiği (baskıladığı) ve böylece mavi gözlü bireylerin oluştuğunu gösteriyor.
Göz rengindeki farklılıklar, iristeki melanin düzeyine bakılarak söylenebilir. Şu an eldeki en eski mavi gözlü insan fosili, 7.000 yıllık bir erkektir. Kendisi Batı İspanya'da deniz seviyesinin 1.500m üstündeki La Braña-Arintero mağarasında bulunmuştur. Bu yükseklik DNA'nın bakteriyel deformasyonunun azalması için de oldukça idealdir. Fosilin dişinde yapılan DNA analizleri sonucu iki kromozomda da HERC2 mutasyonuna sahip olduğu tespit edilmiştir. Bu fosilin mavi gözü, koyu saçı ve laktoz intoleransı olduğu düşünülüyor. Bu da hayvancılıkla uğraşmadığı ile ilgili bazı ipuçları veriyor. Yani ince bağırsağında laktozu parçalamaya yarayan laktaz adlı enzimi yeterince üretemiyordu. Bu yüzden süt ürünlerinden alınan laktoz kalın bağırsağa ilerliyor ve şişkinlik, ishal, mide spazmı gibi sorunlar ortaya çıkıyordu.
Kahverengi gözün mavi göze dönüşmesi, üzerimizde olumlu veya olumsuz etkisi olan bir değişim değil. Saç rengi, çil, kellik gibi hayatta kalma şansımızı etkilemeyen mutasyonlardan biri. Profesör Eiberg bu konu hakkında şöyle diyor: “Bu basitçe gösteriyor ki, doğa durmaksızın insan genomunu değiştiriyor, insanların kromozomlarından genetik bir kokteyl oluşturuyor. Yani, insanlar arasında farklılıklar oluşturmak için sürekli çabalıyor.”
Kaynaklar:
Dergi Referansı : Hans Eiberg, Jesper Troelsen, Mette Nielsen, Annemette Mikkelsen, Jonas Mengel-From, Klaus W. Kjaer, Lars Hansen. Blue eye color in humans may be caused by a perfectly associated founder mutation in a regulatory element located within the HERC2 gene inhibiting OCA2 expression. Human Genetics, 2008; 123 (2): 177
.
Kopenhag Üniversitesi. “Blue-eyed humans have a single, common ancestor.” ScienceDaily. 31 Ocak 2008. www.sciencedaily.com/releases/2008/01/080130170343.htm
.
Jeanna Bryner (2008) “One common ancestor behind blue eyes” LiveScience.
.
22 Kasım ®️   |   İstanbul’un Siyasi Gazetesi
]]>
Yazıya ifade bırak !

Diğer Yazıları

05
Temmuz
07
Mayıs
06
Mayıs
06
Nisan
01
Nisan
25
Mart
14
Mart
28
Şubat
26
Şubat
23
Şubat
18
Şubat
23
Ocak
17
Ocak
16
Ocak
07
Ocak
23
Aralık