Mehmet Ural
Köşe Yazarı
Mehmet Ural
 

Siyaset Şeysi 1

Toplumun sosyal gelişiminde belli kriterler vardır. Öncelik sırası şöyledir. İnsanlar ne duymak istiyorİnsanlar neye inanmak istiyorİnsanlar neleri doğru kabul edecek Gerçek mi o sonraki konu. Hatta gelecek için bırakılan önemsiz konu olabilir sorun yok. Gerçek o kadar önemli değil çünkü.Toplumda yaşayan bir birey o toplum içerisinde ne kadar bilgili, aydın ve ileri görüşlü olsa dahi, toplumun genelinin duymak istediklerini doğru analiz edemezse, onları ikna edecek doğru bilgileri ve hedefleri sunulmazsa, ve liderlik etmek için onlar ikna edemezse, sahip olduğu bilgilerin gerçekliği doğruluğu hiçbir anlam ifade etmez..İşte burada halkın çoğunluğunun küçük parçalar halinde gruplara ayrılıp kendilerini temsil edecek kişileri seçmesi en önemli detaydır. Ancak bu sayede gerçek temsil elde edilebilir. Fakat bu durumda dahi gene de iyi vasıflı yöneticiler yerine iyi demagoglar ön plana geçerler. Platon devlet kitabında işte yukarıda bahsettiğimiz bu detaylara dikkat çekmek istemiştir aslında. Çoğunluğu temsil edecek İyi bir yönetici seçmek ile çoğunluğun iyiliği için hareket edecek bir yönetici bulmak çok farklıdır.Demokrasi dediğimiz sözde adaletli eşitlikçi ve halktan yana olan yönetim şekli Aslında halkı yönetme şeklidir.Yukarıdaki kuralları iyi bilen ve bunları iyi kullanabilen bir yönetici halkı gerçekten iyi idare edebilir. İşte bunlar aslında yönetici değil idare cidir halkın idare etmesini sağlayacak tekniklere sahip olup halkı idare eder kısacası yönetir.İlginç olan bu seçimi veya tercihi yapan kişilerin yukarıda bahsettiğimiz detaylardan hiçbirinden etkilenmediğini ve sadece gerçeklere dayanarak tercih yaptığını zannediyor olmasıdır. Şu meşhur söz de olduğu gibi "hakkı kandırıldığına ikna etmek, kandırmaktan daha zordur." Bu konuda çok daha detaylı çok daha hassas ve halkın gerçekten kendilerini idare edecek yöneticileri seçmesi için kullanılan farklı yöntemler vardır. Hatta bu konuda o kadar uzmanca ve ustaca hareket ediyorlar ki söylediklerinin ardında ne söylemek istediklerini ima ederek ikna edecek düzeyde tecrübe kazanmış durumdalar. Bu son cümleyi şöyle açıklamaya çalışayım o kadar hassas ve seçilmiş kelimelerle cümleler kuruyorlar ki bunu dinleyenlerin tamamı O cümleler ile anlatılanları değil kendisi için en doğru olan anlam neyse onu anlamayı tercih ediyor. İşte bu denli başarılı siyaset ve politika güdüyorlar...Şimdi bir daha ki seçimlerde şeyi şey yaptığı için şey yapamayan partinin temsilcilerine hiçbir şey vermeyeceğiz. Bizim böyle şeylere artık karnımız tok en doğru şeyi yapacak olanların ne yapacağını zaten biliyoruz bu şeyleri yapmaları için onlara destek vereceğiz. Böyle bir metin okuduğunuzda veya sohbet esnasında böyle bir cümle duyduğunuzda bütün şeyleri siz kendi kafanızdan kendi işinize geldiği kavramlar ile doldurursunuz. İşte bu şey kelimesi Türkçe karşılık olarak aslında "imdada yetişen" anlamında bir kavram kelimesidir köken olarak. Yani ne söyleyeceğini bilgi veya kelime dağarcığı olarak bilmeyen insanlar şey derler.Siyasal cümlelerde önce bu şey kalıpları üzerine kurulur sonra şey kelimesi uygun algı var edecek kelimeler ile değiştirilir..Bu konuda çok daha uzun bir inceleme yazısı düşünüyordum fakat şimdilik bir giriş olması bakımından bu kadarını paylaşmayı daha uygun gördüm..Mehmet Ural#Ferrocan.İlk yayın 03/05/2021.Devamı buradahttps://www.facebook.com/.../1172.../posts/4426158604166280/.Paylaşıma Açık ve Zotero Kayıt Linkihttps://www.facebook.com/.../kult.../posts/4426155670833240/. ]]>
Ekleme Tarihi: 06 Mayıs 2022 - Cuma
Mehmet Ural

Siyaset Şeysi 1

Toplumun sosyal gelişiminde belli kriterler vardır. Öncelik sırası şöyledir.

İnsanlar ne duymak istiyorİnsanlar neye inanmak istiyorİnsanlar neleri doğru kabul edecek

Gerçek mi o sonraki konu. Hatta gelecek için bırakılan önemsiz konu olabilir sorun yok. Gerçek o kadar önemli değil çünkü.Toplumda yaşayan bir birey o toplum içerisinde ne kadar bilgili, aydın ve ileri görüşlü olsa dahi, toplumun genelinin duymak istediklerini doğru analiz edemezse, onları ikna edecek doğru bilgileri ve hedefleri sunulmazsa, ve liderlik etmek için onlar ikna edemezse, sahip olduğu bilgilerin gerçekliği doğruluğu hiçbir anlam ifade etmez..İşte burada halkın çoğunluğunun küçük parçalar halinde gruplara ayrılıp kendilerini temsil edecek kişileri seçmesi en önemli detaydır.

Ancak bu sayede gerçek temsil elde edilebilir. Fakat bu durumda dahi gene de iyi vasıflı yöneticiler yerine iyi demagoglar ön plana geçerler. Platon devlet kitabında işte yukarıda bahsettiğimiz bu detaylara dikkat çekmek istemiştir aslında. Çoğunluğu temsil edecek İyi bir yönetici seçmek ile çoğunluğun iyiliği için hareket edecek bir yönetici bulmak çok farklıdır.Demokrasi dediğimiz sözde adaletli eşitlikçi ve halktan yana olan yönetim şekli Aslında halkı yönetme şeklidir.Yukarıdaki kuralları iyi bilen ve bunları iyi kullanabilen bir yönetici halkı gerçekten iyi idare edebilir. İşte bunlar aslında yönetici değil idare cidir halkın idare etmesini sağlayacak tekniklere sahip olup halkı idare eder kısacası yönetir.İlginç olan bu seçimi veya tercihi yapan kişilerin yukarıda bahsettiğimiz detaylardan hiçbirinden etkilenmediğini ve sadece gerçeklere dayanarak tercih yaptığını zannediyor olmasıdır. Şu meşhur söz de olduğu gibi "hakkı kandırıldığına ikna etmek, kandırmaktan daha zordur."

Bu konuda çok daha detaylı çok daha hassas ve halkın gerçekten kendilerini idare edecek yöneticileri seçmesi için kullanılan farklı yöntemler vardır. Hatta bu konuda o kadar uzmanca ve ustaca hareket ediyorlar ki söylediklerinin ardında ne söylemek istediklerini ima ederek ikna edecek düzeyde tecrübe kazanmış durumdalar. Bu son cümleyi şöyle açıklamaya çalışayım o kadar hassas ve seçilmiş kelimelerle cümleler kuruyorlar ki bunu dinleyenlerin tamamı O cümleler ile anlatılanları değil kendisi için en doğru olan anlam neyse onu anlamayı tercih ediyor. İşte bu denli başarılı siyaset ve politika güdüyorlar...Şimdi bir daha ki seçimlerde şeyi şey yaptığı için şey yapamayan partinin temsilcilerine hiçbir şey vermeyeceğiz. Bizim böyle şeylere artık karnımız tok en doğru şeyi yapacak olanların ne yapacağını zaten biliyoruz bu şeyleri yapmaları için onlara destek vereceğiz.

Böyle bir metin okuduğunuzda veya sohbet esnasında böyle bir cümle duyduğunuzda bütün şeyleri siz kendi kafanızdan kendi işinize geldiği kavramlar ile doldurursunuz. İşte bu şey kelimesi Türkçe karşılık olarak aslında "imdada yetişen" anlamında bir kavram kelimesidir köken olarak. Yani ne söyleyeceğini bilgi veya kelime dağarcığı olarak bilmeyen insanlar şey derler.Siyasal cümlelerde önce bu şey kalıpları üzerine kurulur sonra şey kelimesi uygun algı var edecek kelimeler ile değiştirilir..Bu konuda çok daha uzun bir inceleme yazısı düşünüyordum fakat şimdilik bir giriş olması bakımından bu kadarını paylaşmayı daha uygun gördüm..Mehmet Ural#Ferrocan.İlk yayın 03/05/2021.Devamı buradahttps://www.facebook.com/.../1172.../posts/4426158604166280/.Paylaşıma Açık ve Zotero Kayıt Linkihttps://www.facebook.com/.../kult.../posts/4426155670833240/.

]]>
Yazıya ifade bırak !

Diğer Yazıları

05
Temmuz
07
Mayıs
06
Mayıs
06
Nisan
01
Nisan
25
Mart
14
Mart
28
Şubat
26
Şubat
23
Şubat
18
Şubat
23
Ocak
17
Ocak
16
Ocak
07
Ocak
23
Aralık